cem yılmaz' ın yorumu iyi olmuş. böyle tebessüm ederek izliyorsunuz falan. filmi daha izlemedim videodan yola çıkarak soruyorum. o kaşıklar ne öyle? belki çalar oynarız diye tahta kaşıklar mı bulunur yurdum insanının masasında her daim. onu geçtim o türküyü söyleyen adam ya da filmi çeken şahıs tahta kaşığın orda sırıttığını nasıl anlamaz? hayde nerde tahta kaşık nerde? böyle garip. ama olsun beğendik. kazım koyuncu' dan mutlaka dinlenilmeli.
haydi ölmüş gitmiş kazım koyuncu bir güzel seslendirmiş de şu cem yılmaz denen şaklabanın o iğrenç sesi ile rezil ettiği ve sözlerini şöyle bir okuyunca pek anlamsızca bulduğumuz şarkı.
"av mevsimi" filminde söylemiş cem yılmaz. filmi izlemedim henüz ama bu parçanın söylediği sahneyi televizyondan izledim bende. evet çok güzeldi, çok keyifle söylenmiş, çok eğlenceli bir sahneydi. herkes öyle coşkuyla eşlik ederken ben gözlerim dolu dolu ağlayarak izledim kulaklarımda kazım'ın sesi ile. "sevdaluk eyi şeydur, ben da yeni başladum" diyordu ya hani...
böyle kadere tüküreyim!
bilgisiyarımdaki varlıgını av mevsimi filminden sonra fark ederek,nasıl daha önce dinlemedim diye kendime kızdıgım türküdür.
cem yılmaz da güzel söylemiştir.ama orjinali daha güzeldir.
(bkz: kazım koyuncu)
sevdaluk eyi şeydur
ben da yeni başladum
karadeniz müziği hakkında hiçbir bilgisi olmayanların cem yılmaz'ın ağzından duyduktan sonra kazım koyuncu'nun kim olduğunu araştırmaya çıkmalarının diğer adı.
bir erkeğe deli olmak bu kadar yakışır. hele bir de bağımsızca emirlere dayanaraktan sert ama sempatik tavrıyla söylediği şarkı onu bir kez daha beğenmeme sebep olmuştur.