muhtemelen torrentçidir, evinde televizyon yoktur aynı zamanda, sinemanın çok boş bir şey olduğunu düşünür parasızlık ortamsızlıktan değilde belki çok farklı biridir, her insanın ağzı sulanarak yaptığı şeyi yapmak istemeyendir marjinalius kozmopoltanius familyasındandır belkide, sinemadan daha büyük şeylerin peşindedir daha hazlı daha ekşın.
yazıktır lan o insana bir kere olsun film öncesi sabırsızlığın amına koyduran reklamları izlese ne olur sankim? devletin bakmadığı vatandaşlardır ayrıca.
Hayata dair iç burkan bazı detayardan biri olarak bir annenin hiç sinemaya gidememiş olması. Tıpkı aziz nesinin dediği gibi Bütün anneler, annelerin en güzeli,
Sen, en güzellerin güzeli.
Onüçünde evlendin,
Onbeşinde beni doğurdun,
Yirmialtı yaşındaydın,
Yaşamadan öldün. Sevgi taşan bu yüreği sana borçluyum.
Bir resmin bile yok bende,
Fotoğraf çektirmek günahtı.
Ne sinema seyrettin, ne tiyatro.
Elektrik, havagazı, su, soba,
Ve karyola bile yoktu evinde. Denize giremedin,
Okuma yazma bilmedin.
Güzel gözlerin,
Kara peçenin arkasından baktı dünyaya.
Yirmialtı yaşındayken
Yaşamadan öldün... Anneler artık yaşamadan ölmeyecek...
Böyle gelmiş,
Ama böyle gitmeyecek!
ülkemizde çokça mevcut insan topluluğudur, herkes metropollerde, büyük şehirlerde yaşamıyor, bazılarımız istanbul'da bazılarımız diyarbakır'ın bir köyünde dünya ya geliyoruz, aslında ikimizde insanız, işte bazıları böyle dalga geçiyor, bazılarımız da onun yerinde olmak istiyor, ikisine bakınca adam diyoruz.
