islam ülkelerinde okuma-yazma bilmeyenlerin oranı:
afganistan, yemen, pakistan'da;
kadınlar % 87-98
erkekler % 58-63
bengladeş, libya, fas, cezayir, mısır;
kadınlar % 79-87
erkekler % 50-63
tunus, ırak, iran:
kadınlar % 55-57
erkekler % 35-42
Türkiye:
kadınlar % 40
erkekler % 13.1
bu yüzdelere bir de arapça bilmeyen,
okuma alışkanlığı olmayan müslümanlar eklenirse,
hayatında değil kuran okumak ismini bile yazamayan kaç müslüman olduğunu hesaplamak zor değildir!
sadece kafa kağıdında müslüman olan bireydir. zira bir insanın inandığı dininin kitabını hiç okumaması gibi bir durum heralde kargaları güldürür. bence o insan için müslüman olmuş ya da olmamış aynıdır,değişen birşey yoktur.
dünyanın en odun insanıdır.ayrıca odun olmak için kendisini müslüman olarak tanımlamaya da ihtiyacı yoktur.ateisti olsun,hristiyanı yahudisi olsun yani kim olursa olsun insan bir merak edip açıp okur lan.hayatın anlamını,sırrını anlattığını iddia eden,senin benim gibi insanların yazdığı kitaplar dilden dile dolaşıp efsane olurken,milyarlarca insanın tanrı tarafından gönderildiğine inandığı bir kitabı merak edip okumamak bildiğin öküzlük göstergesidir.
neyse ki yeryüzünde okuma yazma bilip de bu gruba dahil olan bir insanoğlu yaşamamaktadır.bu entry de havaya yazılmış olup yazar kendi kendini eğlemiştir.
kimliğinde din alanında "islam" yazar ama dinden diyanetten haberi olmaz böyle insanların. "benim kalbim temiz" der ve bu şekilde öbür tarafta cennete gitme hayali kurarlar.
arapça okumayı bilmiyorsa türkçe tercümesinden okuyup ne anlatıldığını okuması gereken kişidir.. kuranın en arka sayfalarından da hangi surelerin olduğuna bakıp, ilgisini çeken konular oradan takip edilebilinir.
genelde okumaktansa öpüp alnına götürmeyi ve evde bulunan en değerli kumaşlarla ya da bezlerle, açıp okumanın imkansız olacağı bir şekilde sarıp sarmalamayı ve duvara asmayı tercih eden müslümandır. bu tür müslümanlar günümüzde türkiye'nin yaklaşık %47'si oluşturuyor maalesef. onlar kur'an'ı öpüp duvara asarlarken başkaları gelip kur'an'da olmayan şeyleri kakalar bu beyinlere. onlar da huşu içinde inanırlar.
diğer ülkeleri bilmediğimden sallamayayım ama ülkemizdeki müslümanların %99'u kuran'ın türkçesini baştan sona bir kere bile okumamıştır. bir kısmı sadece arapçasını hatim indirmek için falan okumuştur, bir kısmı arada denk gelip bir kaç ayetin ne anlama geldiğine bakmıştır o kadar. aksini iddaa edenin aklından şüphe ederim. şöyle bir durun ve çevrenizdeki müslümanlara (annenize, babanıza, akrabalarınıza, arkadaşlarınıza) sorun bakalım. çok değil sadece 1 (yazıyla bir) kez bile kuran'ı türkçe olarak baştan sona okumuşlar mı?
daha ne anlama geldiğini bilmeden, ne dediğini bile anlamadan kutsal kitap diye duvara asmakla olmuyor gerçek inanç. hodri meydan. var mı içinizden "ben 1 kere okudum tamamını" diyebilecek cengaver. noldu, ses gelmiyor kimseden...
tanımadığı karşı cinsten bir insanın yoldan geçerken eline tutuşturacağı mektubu can havliyle açıp okuyacak olan müslümandır.
taptığı rabbi binlerce sene evvel ona bir mektup yollamıştır lakin okumamakta ısrar eder.
hayatında hiç dua ezberlememiş müslümandır muhtemelen. bu tipler genellikle yurtdışında yaşarlar, senede bir aylığına türkiye'ye gelirler, o da yazın olur ki adam o sıcakta dua mı ezberlesin o da var. ayrıca biz duları ezberledik arapça da ne oldu, anlamlarını biliyor muyuz, çoğunun hayır, demek ki türkçe mealini de öğrenmek lazımmış.
hayatında sürekli kuran okumuş müslümandan daha günahkardır. fakat, hayatında sürekli kuran okumuş ama hiçbir şey anlamamış müslüman da, ancak kuran okuma yarışmasında plaket alır. öteki tarafta ne olur bilmem tabi. ama, şöyle bir tahminim var. bir matematik sınavına çalışırken, kitabı "türevini al sıfıra eşitle, intagral türevin tersidir, o zaman integral nedir?" mantığıyla okuduğumuz vakit, nasıl sınavda sıçacağımız kesin ise, aynı mantıkla öteki tarafta da sordukları zaman, "ben içki içtim, ama bakara suresinde diyordu. hatta 34. ayetti ya. neydi ya?" deyip kalmak işten bile değildir.
kısacası anlayan, düşünen adam lazım. yoksa okumanın ne anlamı kalır ki?
müslümanların neredeyse yarısı. okuyanların çoğunluğu ise çıkar amaçlı olarak sadece arapçasını okumuş. nedeni ise sünnettir.
ama hiç mi merak edilmez içinde neler yazdığı. kendine müslümanım diyen biri neden okumaz bir meal anlamış değilim.
ama vaaz vermeye gelince herkes birşeyler söyler. ve kulaktan kulağa o kadar saçma sapan şeyler öğreniriz ki bir de bakarız kuran da bunların hiçbiri yazmaz. örneğin makinaların icadı. sözde bunların hepsi bir bir kuranda yazıyor. ama ben bulamadım. sadece bir öngörüş var.