sanmıyorum ki türkiye şartlarında böyle bir erkek olsun. bilmem belki de vardır. deli fişek zamanlarının okul yerine tercih edildiği ta futuristik zamanlarını yaşayan erkeğin kahve de kimi zaman oyun oynayıp stres attığı, kimi zaman buluşma mekanı olarak seçtiği, hatta takımına destek vermek için en afilli ortamda bulunduğu bu süper mekanın vazgeçilemez oluşu hayatın yalnızca belli bir dönemine tekabül etmesi ne hazindir.
fenerbahçe-galatasaray maçını sigara kömür ve çay kokusunun bileşimi teneffüs ederek izlemenin keyfine varamamış erkektir. ihale-pis yedili-king oynamaktan söz etmiyorum bile.
ülkemizde gerçekleşmesi mümkün olmayan olay. ülkemiz gençlerinin bir çoğunun işsiz olduğu, ayrıca lig ve avrupa maçlarının şifreli kanallardan verildiği gerçeği insanlarımızı kahve köşelerine mahkum etmiştir. lanet olsun böle düzene.
bakin acik ve net soyluyorum.. bi hiptirsin gitsin yasamasin denilen erkektir.. hayatta hep yenik olacaktir hep eksik kalacaktir.. masada cay bitince cayciya donup masaya cay bas demenin zevkini yasayamamis doruklara cikamamis erkektir.. heyyt uleyn kahveler bizimdir bizim kalacak..
babamdır. kahveye gideceğime komşularımı evime davet eder, gönlümce muhabbetimi eder, çayımı çorbamı içer abuk subuk muhabbetlerle içimi baymam der. evinde maç izleyebileceği kanal abonelikleri, okey takımı, 101 destesi bulunur. oynayacağı zaman çocukları ve eşi ile ya da misafirliğe gelen komşuları ile oynar.
iki cümlesi ise ''kahve de boş boş oturacağıma evde boş boş yatarım daha iyi'' dir.
önceleri o iğrenç dumanaltı ortama girmemek, şimdilerde ise o okey taşlarının sesini, düzeysiz muhabbetlerini duymamak içindir. bir başka teori, hani gitmeyen ılıktır diyen andavallar için o kadar adamın içine giren de ılık olabilir denebilir. bu da en az sizin gitmeyene ılık demeniz kadar gerizekalıca olur. işi gücü olan insanın kahvede öldürecek zamanı yoktur. işsiz takımı ve yaşlı emekli amcalar takılır kahveye. susun şimdi.
ılıktır abi açık net. şaka bi yana.
hiç gitmemişlikte iyi değil o ortamda bir görülsün sonuçta bi bar payvon gibi kötü bir yer değil.
ama alışkanlık edip sürekli gidenler düşman başına.
kahveye gaave gibi bir söylem söylememiş ve o sıcak ortamı yaşamamış erkektir. maç esnasındaki küfürleri ömrü hayatı boyunca duyamayacağını bilmemektedir, çay bardakları belki sadece su ile çalkalanıp geliyor önünüze fakat o çayın sıcaklığı farklıdır, hele bir de her gün gittiğiniz sizi bilen bir kahve ise siz söylemeden kaç şekerli çay içiyorsanız önünüze öyle koyulur, hatta şekeri bardağın kenarına koymayıp direk içine atarlar, belki sigara dumanı öldüresiye olabilir fakat değer. bu tadı yakalamamış erkektir işte kısacası kahve kültürünü tatmamış kaybı olan erkektir.
