sevgilimin ısrarlarıyla bi kaç kere gittim. yapmacık ortamlar. bir biraya 100 lira verip alman mahzenlerinde yetişen 10 yıllık yıllanmış pahalı şarap içiyor gibi kasılıyorlar. cool olmaya çalışıyor herkes. bir amerikan barında göreceğiniz o rahatlık yok yani boş ortamlar gereksiz para harcamalar. 100 liraya sevdiğime en kral yerden pizza yediririm.
Bir kaybı olmamış insan. Bar veya disko gibi mekanlara - hiç - ilgi duymayan biri, öyle yerlerde arayabileceği bir muhabbet, bir dost, bir eş te bulamaz zaten. Diğer turlü şeyler için de geçerli bu olgu: sigara, futbol, seks, kumar, otomobil, dans, kitap, felsefe vs vs.. Rahat bırakın insanları, popüler ya da yararlı şeylere ilgi duyduklarında prens veya pamuk prensese mi dönüşüyorlar sanki, masumun molozu astronot olsa uzayda Pink floyd dinlese ne değişeceğini zannediyorsunuz..
Benim. Hiç eksikliğini hissetmedim. Filmlerde gördüğümde bile içim darlanıyor. insanlar böyle samimiyetsiz ortamlara nasıl dayanıyor bilmiyorum. Ruhu acı çeken insanların mekanı gibi geliyor bana. Kimsenin acısı da kimsenin umurunda değil üstelik. Belki bir bedenle örtünme umuduyla gidenler de var. Neresinden tutarsanız tutun gizlenmek isteyenlerin mekanı barlar. Belki düşüncelerinden ya da yalnızlığından bir ihtimal sıkıcı hayatından. Öyle ya da böyle ne fark eder. Güzel mekanlar seçin kendinize. Samimi insanların olduğu samimi yerler.
Belki de yanılıyorumdur, o da mümkün tabi. Ama dışarıdan bir de bu gözle bakın.
pek bir şey kaybetmemiş insandır. çok fazla bar olan bir yerde yaşamama rağmen birkaç defa gittim hiç hoşuma giden bir ortam yoktu ve bir ton param boşuna gitti. tekelden alıp evde demlenmek en güzeli.