hayatın tat vermemesi

    2.
  1. Çünkü hala bir şeyler yapmak isterken babamdan izin almak zorundayım. Saygı değil, sevgi ve korku. Dayak falanda değil tek bakışından korkuyorum. Anlam veremediğim kadar sert ve sanki senden nefret ediyorum der gibi bakması.
    5 ...
  2. 13.
  3. Bize meyvelerini değil, kabuğunu yediriyorlar olm.

    Nasıl alcan tadını böyle amk.
    5 ...
  4. 9.
  5. hayat tat veriyor aslında. biz tadı başka yerlerde aradığımız için tadı gelmiyor. yemekte kola içip, yemekten sonra şerbetli tatlıya burun kıvırmak hesabı.
    4 ...
  6. 10.
  7. Yaşam sevincini kaybetme durumu. Belli bir yaştaysan ölüm göze hoş görünmeye başlar.
    3 ...
  8. 14.
  9. Duyu azalmasıdır çok sürmez hava alınca geçer ama tabi hava alırken artık istiklale mi çıkılır hayvanat bahçesine mi takılınır seçenek açık büfedir.
    2 ...
  10. 1.
  11. Hayatın tat vermemesi bitmişlik, tükenmişliktir. Öyle yorulmuşsundur ki, ölesin gelir.
    2 ...
  12. 12.
  13. Hayat üstünüze üstünüze geliyordur. Siz muhabbete girene kadar sizi tokatlamistir bile.
    2 ...
  14. 11.
  15. Aha ben. Hiç mi keyif almaz insan. Bir haftadır evden çıkmıyorum. Tek yaptığım buralarda kafa dağıtmak. Eskiden kimse olmasa bile çıkardım kahve içerdim tek başıma takılmayı hep sevmisimdir zaten. Ama o bile keyif vermiyor. Ya uyuyorum ya yatiyorum ya ağlıyorum.
    2 ...
  16. 6.
  17. Coronavirüs tehlikesi geçinceye böyle, bunaltıcı.
    1 ...
  18. 5.
  19. karantina döneminde iyice boka sardı hayat.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük