az önce bir başlığa denk geldiğimde düşündüm de; aslında dünya ya da hayat dedikleri bu yaşadığımız şey, espritüel. neden? çünkü insanı şaşırtan şeyler genelde komiktir. çünkü şaşırdığımız şeyler genelde trajikomiktir. örneğin, çok mutlu bir anımızda bir zamanlar deliler gibi sevdiğimiz, unutmak için 7-8 takla attığımız adamı/kızı hiç alakasız bir yerde görüp ani bir duygu değişimine girebiliriz. ne derler? ''dünya küçük'' ya da ''tesadüfe bak'' gibi şeyler. ama hep tam ortasında bir gülüş, bir sırıtış vardır.
veya en acılı günlerde, bir sorunun daha omzumuza yüklenmesi de hayatın insana oynadığı oyunlardan biridir ve arabanızın lastiğinin patlaması; sonra da, arabaya arkadan başka bir arabanın çarpması gibi trajikomiktir.
hayatın insana oynadığı oyunlar biz onları oynadıkça ardımızdan gelir. ister sev ister sevme. hafızası senin varlığın için bitmiş ama senin bir zaman aşık olduğun bir insanı, kim olduğunu bilmediğin bir insanın ellerinde gördüğünde güleceksin. çünkü oyun oynatmadan öğretemiyor sana hayat, hayatı. çünkü dünya ya da hayat dedikleri bu yaşadığımız şey oyunlar oynamaya bayılıyor.