bayattır. yada o kadar ince espiri yapıyor ki ben anlamıyorum. önce bir şeyi kaybettiriyor,bulduğunuzda seviniyorsunuz.önce birinden nefret ettiriyor,birini sevdiğinizde seviniyorunuz.yerlere vuruyor,azıcık okşadığında seviniyorsunuz.biraz sert olacak ama kazığı sokuyor,biraz geri çektiğinde rahatlıyor ve seviniyorsunuz!
insanın aklı almıyor ya... bir gün yoluna girecek tamam biliyorum ama tekrar darmadağın olacağını da biliyorum.aynı filmi farklı kişilerle farklı mekanlarda oynamaktan başka birşey yapmıyoruz... film aynı hatta replikler bile aynı! insanların sevindikleri zaman söyledikleri aynı,üzüldüklerinde, hasta olduklarında, sarhoş olduklarında,aşık olduklarında ve nefret ettiklerinde... cümleler,kalıplar hep aynı...
hayat bize durmadan şaka yapıyor ama her şakanın gerçek tarafı olduğundan olsa gerek hayatın tüm şakaları suratımıza tokat gibi iniyor... şaka yapmayı bırakıp süpriz yapmayı denese? o kadar şaka yapıyor ama ben daha bi şakasına bile güldüğümü hatırlamam... çok amatörce...
mutlu olmamız için çırpınmaya devam ederken biz;hayat ipin ucuna taktığı aşkla,parayla,huzurla (adını siz koyun artık) bizimle kafa buluyor! tam eğilip alacaksınız.... hayat ipi çekiyor ve sizi ipin peşinde iki büklüm sürüklenmeye mahkum ediyor ve bu arada saklandığı köşenin ardında karnına kramplar girene kadar kahkahalar atıyor...! evet demiştim espiri anlayışı bayat... bari nitelik kazandırsa biraz!
size bir balon veriyor. yıllarca çabalayıp durduğunuz içine emeğinizi mücadelenizi aşkınızı kariyerinizi ve bekli sevdiğiniz tüm insanları sığdırdığınız bir balon. sonra bir iğneyle patlatıyor.içindekinin sadece hava olduğunu anlıyorsunuz... bu da hayatın katıla katıla gülmesi için bi sebep tabi ki....
şöyle deneyelim; hayat bize bir metin veriyor sahnelememiz için.bir dram.belki macera.belki de korku yada romantik. metinin konusu ne olursa olsun yaşanan hikaye ne kadar acıklı olursa olsun hayat oturduğu locasında gülmekten yerlere yatıyor.
hayat bir el at da beraber gülelim değil mi yani?
hep sen hep sen... ayıp yani... madem sonuna kadar seninleyiz.bizi de boş geçme.torpil istediğim falan da yok sadece bırak oyun oynamayı da beni ciddiye al.
dip not: 24 yaşınıza merdiven dayadıysanız ve hala batmaktaysanız siz de hayatı biraz eleştirmeyi denersiniz. suçu ona yükleyebildim mi ? hayır olmadı... ama kabul edin espiri anlayışı berbat....
