şu an dünyada yaşayan 7 milyar insanların 100 yıl sonra burada olmayacağının farkına vardığın, çırpınışların hırsların kıskançlıkların hatta sevgilerin dostlukların bile ne kadar anlamsız olduğunu anladığın andır. sürekli ölümü hissederek yaşamaya başladığın andan sonra, ironik olarak hayat bir şekilde anlam kazanır. dünyada kazanılması ya da yapılması gereken hiç bir şey olmadığını farkedersin, adımların yavaşlar. sonraysa yaşarsın işte, her zaman yaptığın gibi.
hayatın en anlamlı olduğu an bu hayatın fani olduğunu bilip baki olan ahirat hayatını kazanma yolunda kulluk yapmaktır gerisi boş ve geçici olan meselelerdir.
Bu dünya hayatı sadece bir oyun ve oyalanmadan ibarettir. Ahiret yurduna gelince, işte asıl hayat odur. Keşke bilmiş olsalardı. (ANKEBUT/64)