hayatın merkezinde ya da yarı çapı dahilinde olan olayları sözlüğe yazmanın, hayatın sözlükten ibaret sanılması büyük bir yanılgıdır. yazar kişi hayatında veya hayatının çeperlerinde dönen olayları, gözlemlerini, eleştirilerini, önerilerini, yaşadıklarını, anılarını, hayallerini ve daha nicelerini yazmayacaksa eğer, bu sözlüğün ne anlamı var. yok eğer yazacaksa da bu şekilde eleştirilmeli midir?
hem yazıp hem de eleştirmek nasıl bir paradokstur. ama doğru ya, siz ironiydiniz değil mi? memnun oldum, ben de hayatı sözlük olan insanım. hatta bu entryi de bütün gece düşündüm de öyle yazdım... *
popüler bir yazar olabilir,kesin olan asosyal bir insan olduğudur...
zira ne kadar sözlüğü sevsen dışarda hayat vardır ve dışarıyı buraya tercih ediyorsan sorun sendedir...
mastürbasyonu sekse tercih etmek gibi bir şey...
her msn konuşmasında "muhteşem bir entry girdim oğlum, şuna bir ayar vermişim görme, abi çok popüler oldum ya, abi şu varya iyi çocukmuş ya, ayyy gördün mü yeni bir istatistik koymuşlar birinci sıradayım" gibi salakça, karşısındaki insanı sıkan cümleleri eksik etmeyen aptaldır pardon insandır.
* hatta durumum o kadar vahim ki gizli bakınızlara bakacak olursam odamda birileri bulunrsa şayet ''ben bi osbir yapcam müsadenizle'' diyorum ve öyle bakıyorum yalnız başıma.