umutların içine birilerinin turp suyu sıktığı zamanlardır.
bu sefer son kez hayallerimin peşinden gideceğim diye son bi gayretle ayağa kalkıp daha tutunacak dal bile bulamadan yere fırlatılmaktır.
spartacus blood and sand gibi kılıç, kalkan, arena, savaş vs. görme hevesiyle izlenen bir dizide, gladiatör'lerin malafatlarıyla kılıç-kalkan oynadığını görmek.
homofobik değilim ama birden sahne çıkınca, reflex olarak "tu allah belanızı.." diyor insan.
(bkz: iğrençsiniz ibneler)
Telefonun uzun süredir çalmadığını farketmek."O halde ben ararım." dersin son bir umut,karşı taraf cevap vermez.Bu daha da vahim sonuçlara neden olabilir.
sevgilinin durduk yere sizi kırması ve bunu istemeden yapmış olsa bile farketmemek için direnmesi.
istediğim özür dilemesi falan değil, sadece farketse yeter. sözkonusu "o" olunca kendi annemi bile gözümün görmediğini farketse ve bunu anlayabilse, onu ne kadar sevdiğimi anlasa yeter.
yoruldum sözlük, nefes alamıyorum artık. sanki kaburgalarımdan bastırıyorlarmış gibi hissediyorum o yanımda yokken ve bunun üzerine kalkıp bir de durduk yere sorun çıkarınca hayattan hiçbir beklentimin kalmadığını farkettim.
taptığım ve ömrümü geçireceğim bi insan da bana bunu yaparsa ben yaşamiim hiç öleyim daha iyi sözlük.