içinde olduğum durumdur. etrafta mutlu insan görmek zor oldu. anlaşabildigin kimsenin olmayışı da etkiliyor bu durumu. kısacası sikim böyle hayatı dediğimiz durumdur.
arada bir her insana denk gelir bu bıkkınlık. insan niye yaşadığını sorgular. aslında iyi birşeydir bu bıkkınlık. çünkü insan hayatındaki gerçekleri, sahte yüzleri farkeder. ve bir sonraki güne daha güçlü uyanır.
Okumak=para için verilen bogucu mücadelenin 8.yılında olan istediği işe sahip olmuş fakat karşılığında gurbet acısı çekmeye razı olmuş bir adam olarak hissettiğim histir.
ışık ışık, ses ses, alkış, ışıklı ses, ıslık, para, herkes para, müzil, heryerden. bunlardan bıktım ben artık ya. kendi işimi kuracağım ben ya. bıktım valla. çorabı var, berberi var, ilacı var, badanası var.
sahip olunan yaşama biçiminden bıkma usanma durumu.
evet tanım yaptıktan sonra kendi duygularımı pöykürmek istiyorum:
ben daha çok gencim hatta küçüğüm.ne işim var benim çocuk bakmakla.ben 'evet bi çocuk büyütebilirim' dedikten sonra normal insanlar gibi bu sorumluluğu almadım.annem olmayınca ben bakmaya başladım kardeşime.kardeş bu insanın canı, yaşama sebebi.okulumu bıraktım.sosyal hayatım yok.1 yıldır farklı bir şehirde yaşıyorum ama tek bir arkadaş edinemedim pek istemedimde.evi topla, yemek yap,çamaşır yıka, ütü yap, kardeşini okula götür ona ders çalıştır, üniversiteye hazırlan,dershaneye gitmen gerektiğinde babaannenden utana sıkıla kardeşine bakmasını rica et, anneni kaybetmişken senin için kılını bile kıpırdatmayan kokoş halanın küçümseyici bakışlarına maruz kal,insanlara olan bütün hıncını senden çıkaran babanı dinle, babanın ilk eşinden olan ablanın 'ben babasız büyüdüm ama mükemmelim, mükemmel bi kocam ve çocuklarım var' türünden zırvalarını dinle - sanki ben dedim babama aman ablama babalık yapma diye-.
gençler okur,hayatı öğrenir, gezer, yaşar, aşık olur ne bileyim
ben yaşıtlarımla iletişim kurmayı unuttum.ne konuşuyo bu insanlar bu kadar çok diye bakıyorum.dışarıda nasıl bi hayat vardı acaba unutuyorum.oysa yaşamayı her haliyle seviyorum; üzülmeyi, sevmeyi,sevilmeyi, gezmeyi, öğrenmeyi.ama hiçbir şeyden zevk almıyorum.çocukları sevmeyen bi insanım ama her yerde çocuklar dibimde bitiyor.çocuk yuvası gibi dolaşıyorum çok saçma.
babam bile karıştırıyor: 'git annen aman ablan sana su versin'.beni kardeşimin annesi zannediyorlar.bezmiş,bitmiş,fena halde sıkılmış durumdayım.ne zaman bitecek bilmiyorum.sadece bi gün hayalimdeki evde, kendime ait bi hayatım olsun istiyorum.bilmiyorum.
hemen herkesin bir anlığına hissettiği duygulardandır. sadece yoğun uğraşlar ,ki bu uğraşlar say say bitmez, neticesinde yaşanan boğulma hissiyatı. biraz kafa dinlemek kendine getirir insanı.
sanılanın aksine bıkılmıyor hayattan yazıyorum yazıyorum ve şimdi yazamıyorum işte bıktım ama gene geri geldim ne oldu ha şimdi sana. tamam git şimdi biraz kavga et sevgilinle ya da sevgilin zanettiğinle. nefret ediyorum hayattan evet evet ölmek istiyorum şimdi de git televizyon seyret ben aptalım aptal hiç birşey yapamıyorum. bunları da ekledin mi şimdi uyudun uyandın veee yeni planlar evet bu hep olur daha ben bu sabah yaptım. annen vardı değil mi baban da ve ara sıra geleceklerinden endişe duyduğun kardeşlerin. neyseki her ruh halimden ötekine beni taşıyacak müzik denilen o ilaç var.