EVlendikten sonra hayal kırıklığına uğrayacaktır. çünkü tek hedefi evlenmek olduğu için hayattaki herşeyi evliliğe bağlayan kişidir ki asıl hayatta kalma mücadelesinin evlendilten sonra başladığını anladığında hayal kırıklığına uğrayacaktır.
Kezban olarak adlandıran okumak yerine kocam bana bakar zihniyetinde olan, eğitim seviyesi düşük ,koca kölesi olmaya hazırlanan kadın tipi olarak tanımlamak daha mantıklı olurdu.
okul hayatı pek parlak olmayan, tüm kariyeri okuldan sonra bir kez eş dost yanında, bir kaç kez mağazalarda en son olarak bir ofiste sekreterlik yapmaktan ibaret olan dolayısıyla evliliği bir çözüm gibi gören ama karşısına geçip bunlar önemli değil sen kendini geliştirebilirsin dediğinizde söylediğinizden modayı takip etme fikrini çıkaran değişik.
(bkz: zeynep an...)
acı bir örnek ama ölen genç kızının tabutuna gelinlik koyan bir milletiz biz.
çocuğunun mürvetini görmek ortalama tüm türk ailelerinin ortak hayalidir. kız çocukları da anne-baba ne kadar okumuş, aydın vs olursa olsun bunu çocuğuna empoze ederek büyütürler. ev işlerini öğretirken, toplum içinde nasıl davranması gerektiğini anlatırken kötü niyetli olmayarak kız çocuklarını evlilik için hazırlarlar.
işte bu yüzden bir kızın tek hedefi evlilikse ''öğrenilmiş çaresizlik'' sendromundadır.