salak olarak bakanların salaklığına gülen insanlardır genelde. allah insana akıl fikir vermiş. sen bu aklı göz göre göre insanların yanlış anlayacağı şekilde kullanırsan, sonra gidip vay ben duymadım, vay ben görmedim dersen ben buna salaklık derim. özür kelimesi insanların elinde bulunan kozdur. bu koz hata yaptıkça, yapılan hatanın telafi edildiğini düşündürür insana. dalgınlıkla yapılan hatalar ise pardon denilip geçiştirilir genelde.
sen git onu bunu aldat kandır, hata yap bilmem ne yap sonra özür dilerim. olmuşla ölmüşe çare varsa söyle biz de yapalım.
özürlerin en büyüğünü bu kelamı münasebeti ile kendisinden dileyecek olan insandır. zira ikili ilişkilerdeki her türlü sorun karşılıklı kabahatin bir sonucudur. kimi zaman bu oran %50'ye, %50 olabileceği gibi kimi zaman da %99'a, %1'dir. ama ikili ilişkilerde suç, hiç bir zaman tek taraflı olamamıştır ve olamaz da...
(bkz: ermenilerden özür dilemiyorum) *.... genellikle özür Suçlu olunduğunda hata yapıldığında dilenir, bazen de gereksiz yere suçu kabullenmek olduğundan böyle durumlarda edilmemelidir.
osman, oturma odasında arkadaşına yeni aldığı silahını gösterirken, arkadaşı ziya tetiğe basar ve osman'ın annesine isabet eder kurşun ve akabinde :
+ ya osman anneni öldürdüm ama ben böyleyim yani sakarım. yapabileceğim bir şey yok.
- n'aptın Lan!!!
+ böyle olduğum için senden özür dileyecek değilim tabi ki. sen beni sakar kişiliğimle tanıdın ve öyle evine aldın.. *
- oğlum ne saçmalıyosun!?
+ özür dilemicem, ben böyleyim. böyle kabul ediyor dünya beni.. sen de alışmalıydın.
- senin özürünü de dünyanında ...
+ beni oluşturan hiç bir hareketim için özür dilemem ben. beni ben yapan parçalarım bunlar!
- seni de tüm parçalarını da! gel lan buraya.. kaçma!
+ dur osman! kaçıyorum evet ama senden değil, bu zihniyetten kaçıyorum!
- zihnini de ağzını yüzünü de... gel lan buraya! anneeciiiiiiim...