elde bütün euro ne varsa hediyelere yatırılmış. türk olmayan bir uçak firması ile uçularak türkiye'ye dönülecek.
havalimanına gelmişsin check-in yapıp iş bitecek. amanımda firma ne diyor bavul ölçüleriniz uymuyor ekstra 35 euro ödemeni gerek ve düşünün ki sizin ancak 8 euronuz kalmış.
üst merci ile konuşun adamın tek dediği ne yapmamı bekliyorsunuz ben mi ödeyim parasını (bir de beni düşünse)
kredi kartı yok, para yok
20 dk sonra bagaj alımı bitiyor
görevlinin dediği ya 35 euro vereceksiniz bavulla uçacaksınız ya da bavulsuz uçacaksınız ya da burada kalacaksınız
gerilimli dakikalar...
tabi bunların hepsi ingilizce üzerinden, speakingim kötü değil ama o gerginlikte bir de ingilizce konuşmaya çalışarak anlaşmak (!)
ben dedim ufaktan bavulu boşaltayım mı ya da ne yapayım
dedim birisine sorayım belki yardım eder.
ve sorduğum, arap asıllı amerika-miami de yaşayan ailesi ile tatile gelmiş bayan sanki bana borcu varmış gibi kabul etti, 50 euro verdi.
hiç unutamam hayatın bize durduk yere ne sürprizler çıkarıp aksilikler yaşattığı ve nihayetinde bazen önümüze çok kısıtlı bir süre içinde yarışırken bu tarz hediyeler sunduğu...
kadına parayı göndermek istedim, e-mail adresini aldım ama hiç bir şekilde kabul etmedi malesef bende istanbul'a gelmesi halinde ailesine yardımcı olmaktan zevk duyacağımı ilettim.
aynı gün atina'da dolanırken evsizlere kurabiye dağıtmıştım belkide birisinin duasını aldım da bavulsuz uçmaktan kurtuldum.