dünyaya gelmek kaziğin dik alasidir. daha selamin aleyküm derken kıcınıza şaplaği şlak diye yersiniz. son kaziği ise hayati tam sevmeye başladiğiniz vakit kara cübbeli eli oraklinin 'hey amigo barı kapatiyoruz' demesidir. hayat kaziklarin ustuste birikmesi ile olusan birşeydir. ey içine sictiğim ve badem doldurdugum hayat, seni seviyoruz diye bizi kaziklama ne hakkın var? ey hayat sen bir şarlatansin ve biz insanlar senin zehirli okunla vurulmuş olan aptallariz. L'ora e fuggita e muoio disperato!
E non ho amato mai tanto la vita!
hayat zaten kazıklardan kazık beğenmek iken, en güçlüsü addedilene, hayatın kazığı denir. oysa daha bitmemiştir. daha, ellerindeki kazıkları yağlayan çok kişi sıradadır. en büyük kazık, henüz yenmemiş olandır.
hayatının kazığı sürekli inkişaf eden bir olgudur. Her geçen gün yeni bir kazık hayatının kazığı olmaya adaydır. Hiç, ulan bununda ötesini yermiyim demeyin, yiyiyoruz, yiyeceğiz...
babanız emeklilik ikramiyesi ile zar zor bir daire satın almıştır. tapu bir hafta içinde çıkacak vaadiyle kandırılmış, bir sene sonra apartmandan bir komşu kapınıza dayanıp iki gün içinde 20.000 ytl vermezsen atarım seni demiştir. sebebi sorulduğunda tüm apartmanın tapusunu gözünüze sokmuştur. hemen bir avukat bulunup hiçbir bok yapamayacağınız anlaşılmış ve 20.000 ytl bulunup verilmiştir. işin daha kötüsü, bu arkadaş kendi bölgesinden olan komşularından 3.000 ytl almıştır. bu yaratığın nereli ve hangi bölgeden olduğu özel mesajla zevkle bildirebilir.