her gördüğünde gülümseyerek karşılarsın... aradan zaman geçmemiş, hiç gitmemiş gibi... gidecektir gene, bilirsin...
söyleyemezsin ona değerini senin için, "gitme" diyemezsin... sarılır boynuna, beynine kazırsın kokusunu, tekrar tekrar. bilirsin arada karışan başka kokular olduğunu, soramazsın, ille de söyleyemezsin...
idaretendir zaten yerler. Sen aslolacak olanın ikamesi, O (asl)olmaması gereken! "sen" ve "ben"lerden konuşur, gülüşür, anlatırsınız... suya sabuna dokunmadan....
Sevişirsiniz parmak uçlarında...ilk defa, son defa, her defa... herşey ve hiçbirşeyle...
...
"ben seni ararım,bu ara biraz yoğun işler..."
gülümsersin,
"tabii, ne zaman isersen..."
değersizliğin, dokunduğu heryerde bir ürperti gibi gezer. bir ara arayacak, muhtemelen 2 ay sonra, geniş zamanlarda, bir ara, arada, derede...
kırışık, kirli çarşaflar kalır, adı modern olur. Eksikler de söylenmeyenlerde kalır... eksik kalır...***
Kadın yada erkek hiç fark etmez bir ilişkide eksiklik varsa ve bu eksiklik çiftler arasında giderilemiyorsa işte sonun başlangıcıdır. işte burada başlar Hayatın Döngüsü.
Modernlik denir farklı kollarda aradığın eksikliklere. Sonunda modern bir birey olursun kirlettiğin çarşaflarla ve kırışık çarşaflarla modernliğin ölçülür.
Tüm inancınla, kaçamakların güç kattığını söylersin mevcut ilişkine. Gözlerinde en ufak tereddüt yoktur ve eminsin modernliğinden. inancın ve modernliğin kısır döngüsünde.
Şaşkınlık kaplar bedenini ve garipten bir ses duyarsın alkol kokan ağızlardan. Daha uçacaksın Süpermen
