belde silah, kalpte aşk, siyah takım, beyaz gömlek... bir milleti sevmek, bir devlete hizmet etmek... gömleği kefen olmak, insanı bile öldürebilmek... sevdiklerini kaybedebilmek, sevildiklerin için ise bir hiç olmak... kaçmak ölesiye, kurtulamamak, ve de kavuşamamak... ağlatmak ve de ağlamak.
- anne ben aliyim.
+ oğlum ne diyosun sen.
- bilmiyorum anne ali gibi hissediyorum.
+ oğlum uykun falan mı var senin?
- sen benim geceleri uyuduğumu mu zannediyorsun anne.
+ oğlum saçmalamasana.
- saçmalayan, tarayamaz anne.
+ oğlum nerden öğreniyosun bunları.
- güllü anne, dayımın tek mirası.
+ oğlum gay mi oldun sen bu ne?
- benim hayatımda eliften başkası yok anne.
+ elif kim oğlum hani meryem diye kız arkadaşın vardı.
- iki kişinin bildiği meryem değildir anne.
+ vay oğluuuum ne oldu sana.
- devlet için gerekirse ölürüz anne.
+ vah yavrum kafayı yedi.
- bana deli gözüyle bakarsan, kangren olmuş kalbime bıçağı saplarım anne.
+ oğlum ne saplaması ne kalbi.
Kendinizi Polat veya Çakır yerine koyup arkadaşlarınızı Memati,Abdulhey,Erhan veya Güllü Dayı yerine koymaktır.
Günlük hayattaki en bilinen işleri çek-senet tahsilatı yapar gibi yapmak,
sağa sola racon kesmek,ciddiyetten kasık kasık castro gibi dolaşıp ortamı germektir.
Hayatın gerçekleriyle karşılaşınca hani bizim bir Baron vardı deyip hayal dünyasından uyanmaktır.
okula okul formasıyla değil, siyah takım elbiseyle gelmek
arkadaşları üzerinde hakimiyet kurmaya çalışmak
arkadaşına bıçak çekmek
çete kurmak, yol kesmek, haraç almak, adam dövmek
arkadaşını tehdit etmek, yaralamak, öldürmek