doğrusu, hayata küstürülmektir. ilişkiler, hep ayak oyunu üzerinedir artık. herkes rol yapar. çabalamayın, siz yapamazsınız. arsız ve yüzsüzler kazanır, siz kazanamazsınız. değer verdiğiniz orandan fazla, değer verilmemeyle karşılaşırsınız. çünkü karşınızdakiler alışkın değildir böylesine. afallar. sahte davranışlara, yüzsüzlüğe alışkındır çünkü. o şarkıda doğru söyler, "binlerce dansöz var" diye. çok dansöz var. onlar kıvırır. işte, bunun için de hayata küsülür. küsmezseniz, kıvırmanız gerekir. oysa, siz kıvıramazsınız.
gun olur devran döner. kişi artik bu hayat denen yoyo oynuna karsi hiç bir şey hissetmemeğe baslar.
ne öfke, ne nese ne keder ne de huzun sadece melun melun bakar.
belki de hemen hemen hergun birilerini birşeyleri zihnen öldürdügü için oluyordu bu.
sanki agizda ciğnenen yogurtsuz bakla yemeği gibidir. sadece cigner ve hiç bir şey hissetmez. duygusal kötürümlügün son raddesindedir. bir uyku sersemi gibi dolanir.
köküne kadar kendine ve dünyaya yabancilasmiştir kuskun kişi.
ufunetle gecer gunleri gün gelir istibdat haddi doldugundan dolayi .... they shot the horses, don't they...