Devamlı düşündüğüm ve kendime tekrar ettiğim sözlerden birisi. Hayat fani ömür kısa bu basit kederlere değmiyor. Yaşadığımız sıkıntı bizlere kalıyor. O halde kendi karakterimizi bozmadan istediğimiz şekilde yaşayalım.
Bu sözü kendimizi kaybedip hayvan gibi tamamen eğlenceye zevke umursamazlığa düşelim anlamında söylemiyorum. istediğimiz hayat, çizdiğimiz yol neyse o şekilde yaşayalım, hayallerinizin peşinden koşalım, sevdiğimiz kıza sonucunu düşünmeden açılalım mesela. Yada haftasonu olduğunda düşünmeden farklı bir şehre kaçalım. Ne olacak ne kaybedeceğiz ki?
Cemal Süreyanın klişe bir cümlesi olarak:" kuşlar uçuyor" u da beraberinde getiren cümle öbeği.
Peki sen hayatını kim ya da ne için harcıyorsun? Kendini ne için heba ediyorsun? Hayatın aptal insanlara ve onların akıl oyunlarına harcamak için inan ki çok kısa.
sofi'nin dünyası'sının yazarı jostein gaarder'nın diğer bir kitabının ismi. sevgilisi floria'dan augustinus'a yazılmış mektubunun çevirisinden ve yazarın notlarından oluşuyor. benim asıl ilgimi çeken doğrusu jostein gaarder'nın notları oldu. o da benim yazarı subjektif olarak aşırı sevmemden kaynaklanıyor. ben de kitaba ve dipnotlara dair hoşuma giden noktaları topladım.
augustinus - itiraflar'dan notlar:
"...yaşamaktan bezmiştim, ama ölmekten de korkuyordum"
"benim içimde olmaya dayanamayan, kırık, kanayan, bir ruh taşıyordum, ama onu nerede huzura kavuşturacağımı bilmiyordum"
"ey akademisyenler, siz ki büyük insanlarsınız, hayatımızı üzerine kuracak kesin bir şey bulamayacak mıyız?"
"tanrı, her şeyden önce insanların hep riyazat içinde yaşamalarını ister"
genel olarak notlar:
- riyazat: nefsin isteklerini kırma; perhiz, kanaat içinde yaşama
- ubi mens plurima, ibi minima fortuna (aklın çok olduğu yerde para az olur)
- si tacuisses, philosophus manuisses (sessiz kalsaydın, insan senin bilge olduğuna da inanırdı)
- obitus veneris (aşkın çöküşü)
- cicero, "o tempora, o mores" (hangi zamanlar, hangi alışkanlıklar)
- tacitus, "kadınlar yitirmekten dolayı acı çekerler, erkekler de yitirileni hatırlamaktan"
- adeodatus: tanrı'nın ihsanı
- terentius, "homo sum; nihil humanum a me alienum puto" (ben bir insanım ve insana özgü olan hiçbir şey bana yabancı değildir)
- sofokles'in kral oedipus eserinden: sonunda kral oedipus, babasını(laios) öldürüp annesiyle(lokaste) evlendiğinin farkına vardığında iokaste'nin elbise iğnesiyle gözlerini oyar.
- fouror poeticus: ozanın çılgınlığı
kısa bir öyküdür hayat
yıllarını zaman makasıyla kestiğin
kırpık kırpık anılarda gözyaşı döktüğün
başlarken bitsin
biterken başlasın diye uğraş verdiğin...
flim gibi tanık olduğum kazadan sonra bunu bir kez daha anladım... hayat kısa... son nefesini verirken elini tuttuğumda anladım ölümün soğukluğunu... beni bırakıp gitme dediğinde anladım insanların yalnız ölmekten korkutuğunu...
" hayat, silgi kullanmadan resim çizme sanatıdır. " John Christion.
paraya ihtiyacın yokmuş gibi çalış..
kimse seni üzmemiş gibi sev..
kimse seni seyretmiyormuş gibi dans et..
kimse seni dinlemiyormuş gibi şarkı söyle..
cennet dünyadaymış gibi yaşa !
ve bir yıl daha bitmek üzere; Kalpten sevmeli, Kahkahalara boğulmalı Ve yüzünü güldürmeyi başaran hiç bir şeye sırtını dönmemeli insan, "SEN BENiM KAYBETMEK iSTEMEDiĞiM; seni seviyorum" cümlesini çekinmeden söyleyebilmeli sevdiklerine.