"beklentisi olmadan yaşayamaz insan" ve "beklenti içinde olmak beraberinde daima kocaman hayal kırıklıkları getirir". ama hayat bundan ibaret değildir; paya bir verin, paydaya bu hayal kırıklıklarını koyup yaşamaya devam edin.
ahmet haşim'in şiirinde dediği gibi kızıl havalari seyredip aksami seyretmek gibidir. hani suların yandiği tunca benzeyen mermere baıp dalda duran kanli bülbülleri görüldüğü şiir.
coktur merak ederim verdiğinin zekatini anca alabildiğin bununda bir selvi altinda boşa ciktiği yaşamda acaba niçin, neden yasiyoruz diye.
belki de dünyaya arz-i endam etme talihsizliğine düstüğümüz için içten içe bir iç sıkıntısı yasıyoruz.
bizleri bir kaliba sıkıştırmaya calisan anlamamaktansa yargilayan gaddar yargic cellatlara karsi bir mücadele içinde hurra ediyoruz.
tabi ya ilk ınga dediğimizde ciplak elle golyatlari boğmaya calismadik mi?
hele ki golyatlarin bir değil trilyarlarca oldugu kafamıza dank edip kosa kosa ispanyol meyhanesine otostop cekmedik mi?
tahta masamizda bir şise sarap acip, gecelerden bir gece bezgin olmadik mi?
tam herşey bitti dediğimizde sirtimiza heybeyi yükleyip bilinmedik mecralara gidecekken hayat bacaklarimiza gül gibi sarilmadi mi?
üzerine üstlük o kadar gördük ki, güllerin ölümünü sararan sonbahar yapraklarıyla zar atmadan vazgecmedik.
bir yazi tura attik yazi geldi, bir yazi tura attik tura geldi, bir yazi tura attik dik geldi. kosarak aya yildizlara değmedik mi sevincten.
ama enninde sonunda kişisel hesabimiza eli orakli iskeletor bir cizik cekmeyecek mi?
alacak verecek defter-i kebirimiz bir daha ne zaman nasil acilacaği belli olamayacak bir vakitte acilmak üzere kapanmayacak mi?
eh madem böyle her kazanc bir kaybedistir. zaten böyle olmasa hayat mükkemmel olurdu ama güzel olmazdi.
hem kim ister mükkemme hayatı. ha robocop olmussun ha yaşamissin.
yerin dibine girsin robocopluk.
ne vakit ki kusur benim imzamdir dersek ve diyebilirsek, tatli tuzlulari kabul edersek o vakit en büyük yıkım bile bize ninni gelecektir.
zaten yapmak için yikilmiyor muyuz?
orson welles'in dediği gibi gerçek kumarbaz kaybetmediği meblağ üzerine bahis oynamaz.
öyle ya da böyle bu hayat dinelin vegas gazinosunda don domalak kalmayacak miyiz?
o zaman ne elimizden insan olmaktan baska ne gelir?
