ele avuca sığamıyorum, hiç bir şey için söz veremem
yere göğe uçuyor kalbime ben bile hükmedemem
bana güvenme sakın, sabıkam ihanetten
ne sen çal hayatımdan ne de ben seninkinden...
Emre Tuncer'in kitabının adıdır. Herhangi bir insanın günlük içsel konuşmalarının ya da yakın arkadaşlarıyla yaptığı saçmalama seanslarının yazıya dökülmeye çalışılmış hàlidir. işini bilen, adamakıllı bir editör tarafından elden geçirilmesi mümkünse o güne kadar da piyasadan çekilmesi gereken kitaptır.
hayatı fazla ciddiye alma. kimseye bağlanma. yeri geldiğinde çantanı alıp uzaklara gidebilecek kadar çılgın ol. sevgilinden mi ayrıldın boşver o boşvermiş nasılsa. kim ne kadar seviyorsa o kadar sev.
her neyse boşver..
şimdi apartmanından dışarı çık. karşı cinsten biriyle tanış. lüzumsuz alışverişi
ve mastürbasyonu bırak. işinden ayrıl. bir kavga başlat. yaşadığını kanıtla.
her bireyde olması gereken olgudur. neye nasıl bakıyor, hayatla ilgili ne düşünüyor gibi soruları iki cümle ile açıklamaktır. "hayat tercihlerden ibarettir ve herkes, kimseye maddi manevi zarar vermediği sürece her şeyde özgürdür." gibi.
düşündüm taşındım (öyle boyle degil yıllarca) bu dünyaya en uygun felsefe şudur ki koy götüne rahvan gitsin, şimdilik bunu antidepresanlarla saglıyorum ama kendiliğinden yapmayı da ögrenicem. gözlem yapıp sonuçları senle paylaşıcam sözlük.
hayatı yönlendiren düşüncedir. her yaş aralığında değişebildiği gibi tek felsefeye sahip insanları da tanıdım. karakteri oluşturur, yaşama amacınızı belirler. hayatın akışına göre ya kaybolur yada direnip güçlenir.
duydugum en sacma kelimedir. hayatın felsefesi diye bir tabirin henüz birinin yasantısını düzgün bir sekle cevirdigini görmedim. felsefe hayatı olmasın sakın o. *