Çığlıkların hakimiyetindeki bu haykırışlar aleminde, kaç dizeyle tanımı yapılacaktır mutluluk senaryolarının? Aklım alsın şeytanım, alaca bir karanlık çarşafın. vur desem de öldürme, geri kalanlar sağlarım...
Sağlık olsun, günler bana kırmızı güller getiremez oldu.
Sanki mahkumum ve arada birse sorgumum.
Ve bazı bazı kendimle şebekleşen bir maymunum.
Benim modum nedir?
Salla durum ne olursa olsun.
Ah çocuk ne seyredersin olan bitenleri, ölmemeli umutların.
Gel ve elimi tut!...
Ben bir yarınım kapını kapama, tek dayanmaz hiç bir bünye yaşama.
Kapalı kutu da güneşi görmek ister.
Aç kapılarını !...
Onca yıldır yalnızım, dostum postum yüzdü geçti,
Onca gündür gamsızım, bir tek cümle yetemedi
Ve bunca kadere dargınım, nerde kötü gün yardımım?
Gençliğimde bir kareydi, pek tabiki bir kereydi.
Ben ve bedenim yaşlanırken vakte hiç de aldırmazdık.
Şimdi kimse yok yanımda "Sagopa" rap adım.
Söyle Allahın yanında kaç kavgaya karıştın?
Sen de gencecik satırbaşıydın başını satırla kesti hırsların.
Romantizma ahalime son mektubum olsun gerekirse
Ölü cevaplar kırgın sorular ardına ünlem olsun gereğimse.
Pimi zedeli kulağımdan yüreğime varan derin acılar, sancılar...
Bir gaddar dar vicdanına balta saplar.
ifadeleri somurtlaştıran kırgın diyaloglar,beynimin ortasında ateş yakar.
Kalbim iltihap salgılar, Tansiyon düşe kalkar.
Her acıda sevgim mikrop kapar.
Sagopa dediğin tek atışta indiren snaypar (sniper).
Solunum yollarım hasarlı, nikotin komasında ciğerin akı.
Gayrete mecbur edilen ben için yaşam kabirden selamlı.
iltihaplı kinlerim, agrılarıma hap bulun.
Sancılar yoğun, matiz bir duble içkim olsun.
Salağa yattım uyuya kaldım,ikincilere tövbeliydim.
Aslında kendi elimin kiriydim kendi lekemi çözemedim.
Aynalarınızın yansımaları gözlerimi kamaştırmakta. Aklım karmakarışıklaşmakta.
Şeytan en güzel sözleriyle sırnaşmakta.
Yaşlı çocuk telaşta, göçebe aşklarınızın hatıraları duvarlarda.
Dudaklarım yalpalar, tekerrür kapını ısrarla çalar.
Aç ya da açma en iyi sen bilir, unutma her kapıyı açar elbet çilingir.
Hayat arabamla 2005 mil, kulaklarımda hep aynı şiir.
Şu günlerde nedense bana en anlamlı gelen sagopa şarkısı. Diğer sagopa yapıtları gibi hem yarabandım hem yaram şarkılarından. Üzüntülerimi yüzüme vurup tedavi edici etki yaratıyor bünyemde. Bir de bağımlılık yapıyor tabi, hiç de şikayetçi olmadığım...
''söyle allah'ın yanında kaç kavgaya karıştın?'' diyerek tüyleri diken diken eden sagopa kajmer'in şaheserlerinden sadece biri. scratchleri mükemmeldir.
zihnimdeki gelgitlerle birlikte son dönemde geceleri adeta tribale bağladığım, neticesinde bad triplerimle seviştiğim şarkı.
teknik anlamda müthiş lirikalitenin yanında altyapıdaki sample alıp götürmüş, farklı mertebeye taşımıştır bu şarkıyı. (bkz: so ghostly then the girl came in)
ve sona doğru sözlerin bitiminde "god save us all" da bitirici vuruşu yapar bünyemde.
bu dönemin modası, herkesin dilinde olup hiç yaşanmamış gibi bahsedilen ergenlikte bu şarkıyı dinledim, bunlarla büyüdüm ben. şimdilerde "duvarmanzaralipencere neden karamsar.."
her kelimesi nakarat ve her cümlesinden pay çıkarılması gereken, şahsımın gördüğü en fastastik ve en muhteşem sözlere sahip şarkı. her dinleyişimde farklı bir sözü suratıma tokat gibi çarpıyor.
sagopanın anlamca kaynaşmış olan bir diğer şarkısı için (bkz: vasiyet) .
lisedeyken beğenmezdim hiç bunu. ama demek ki zaman geçtikçe her şey gibi zevklerde değişebiliyor. bazı sözleri tecrübeyle sabit şekilde anlam kazanabilip, beyninize ağır bir taş vurabiliyor.
Aşağıya iliştirdiğim sözleriyle çoğu insana hayatının bir döneminde " ulan beni görüp mü yazdın bunları " dedirtmiş veya dedirtebilecek bir şarkıdır.
"Çığlıkların hakimiyetindeki bu haykırışlar aleminde,kaç dizeyle tanımı yapılacaktır mutluluk senaryolarının?
Aklım alsın şeytanım,alaca bir karanlık çarşafın.vur desem de öldürme,geri kalanlar sağlarım
sağlık olsun, günler bana kırmızı güller getiremez oldu.
sanki mahkumum ve arada birse sorgumum.
ve bazı bazı kendimle şebekleşen bir maymunum.
benim modum nedir?
salla durum ne olursa olsun.
ah çocuk ne seyredersin olan bitenleri, ölmemeli umutların.
gel ve elimi tut!
ben bir yarınım kapını kapama, tek dayanmaz hiç bir bünye yaşama.
kapalı kutu da güneşi görmek ister.
aç kapılarını!
onca yıldır yalnızım, dostum postum yüzdü geçti,
onca gündür gamsızım, bir tek cümle yetemedi
ve bunca kadere dargınım, nerde kötü gün yardımım?
gençliğimde bir kareydi, pek tabiki bir kereydi."
"romantizma ahalime son mektubum olsun gerekirse
ölü cevaplar kırgın sorular ardına ünlem olsun gereğimse.
pimi zedeli kulağımdan yüreğime varan derin acılar, sancılar..
bir gaddar dar vicdanına balta saplar.
ifadeleri somutlaştıran kırgın diyaloglar,beynimin ortasında ateş yakar.
kalbim iltihap salgılar, tansiyon düşe kalkar.
her acıda sevgim mikrop kapar."
"Salağa yattım uyuyakaldım,ikincilere tövbeliydim.
Aslında kendi elimin kiriydim kendi lekemi çözemedim.
Aynalarınızın yansımaları gözlerimi kamaştırmakta.
Aklım karmakarışıklaşmakta.
Şeytan en güzel sözleriyle sırnaşmakta.
Yaşlı çocuk telaşta,göçebe aşklarınızın hatıraları duvarlarda.
Dudaklarım yalpalar,tekerrür kapını ısrarla çalar.
Aç ya da açma en iyi sen bilir,unutma her kapıyı açar elbet çilingir.
Hayat arabamla 2005 mil ,kulaklarımda hep aynı şiir."
arada bir yerde de sanırım "gayrete mecbur edilen ben için yaşam kabirden selamlı." gibi sarsıcı bir cümle var. tam olarak nerede olduğunu hatırlamadım şimdi fakat pes doğrusu.
