Sanırım her an. Özellikle şanslı doğmadıysanız.
Yarının daha güzel olmayacağını düşünmeye başladığınız andan itibaren...
Aşk kelimesinin altında ezilmeye başladığınız ana paralel..
Ve vazgeçmenin yıkıcı yükseltisinden aşağı itilmenizle beraber.
En kötü an bir daha sevemeyeceğinizi düşündüğünüz andır, veyahut onun sizi bir daha sevemeyeceğini. Daha da kötüsü bunu yalanlayacak kimsenin olmamasıdır.
Ve bir daha sıcak bir elin alnınızdan ateşinizi anlamaya çalışmayacağını anladığınız andır. Bu dünya rüzgarının sizi öksürtmesinden koruyamayacağını farkettiğiniz saniye. Size yapma diyebilecek güçlü bir kadının yer üstünde tekrar var olmayacağını yüzünüze tokat gibi yediğinizde.
Anlarsınız ki bu dünyada insana sevinç getirecek pek bir şey kalmamış.
duyduğunuzda hoşunuza gitmeyen her sözün aslında ne kadar gerçek olduğunun dank ettiği an!
işte o an!
sadece o an!
kimsenin sizi sevmediği ve sizin de kimseyi sevmediğinizi anladığınız o an!
aranmayan, bilinmeyen, anlaşılmayan, olmak!
sizin için asla mücadele etmeyecekler!
unutun bunu!
hangi ölü, bi diğerinin yaşaması için mücadele eder ki?
hayatın en acımasız oyunlarını kalbinize bıçak gibi soktuğu anlardır. hoşlandığınız kızın başka bir erkeğe yavşadığına şahit olduğunuz an bunlardan biridir.