olayları abarttıkça şizofreniye yaklasan insandır. zamanla hayallerin gerçekleşmeyeceğni öğrenir tokatlanrak.
"kurmuyorum lan daha da!!!" der ama hayallerinden vazgeçemez.
yine bişeyi çok ister özler vsvs. ve hayal kurar. "bugüne kadar kurdum, olmadı.. artık olur zamanı geldi" diyerekten. ve hayalleri gerçekleşmedikçe kısır döngüye girerek sıyırır.
(bkz: karamsar olmak.)
Hayatın gerçekleriyle yüzleşmiş insan bile hayalperest olabiliyor. Umutsuz, karamsar ama aynı zamanda hayalperest olanlar var. Böyle kendiyle çelişen insanlar iki arada bir derede kalıp hayal ve gerçek arasında sürüklenir durur. Ne gerçek hayata adapte olabilir ne de hayallerini gerçekleştirme yolunda işini kolaylaştırabilir. Zira hem hayatı akarken karamsardır, hem de hayallerinin gerçeğe dönüşmesine dair inancı tam değildir.
Hele ki bazı ergenler var, onların hayallerini küçük olması muhtemel yaşlarına bağlıyorum. ben de genç sınıfındayım ama hayatımın hiç bir döneminde toz pembe hayaller kurmadım. Çok derecesinde sayılmasa da Zorluklar gördüğüm oldu, ayakta durmam gerekliliğinin yüzüme çarptığı da. Tamam hayallerden vazgeçmeyin ama biraz düş dünyanızdan da çıkın. Gerçek hayat acımasız, en ufak zorlukta yıkılırsınız sonra.