Evet birilerinin sizin hayalinizi yaşama gibi bir durum vardır.
Bu olay şöyle gerçekleşir*;
siz hayal edersiniz, belki olmayacak birşeyi, bunu çok geçmeden başkaları yaşar. şöyle söyleyelim, herkes okul için, iş için, sevgili veya eş için bazı hayaller kurmuştur. tabii iş ve okul konusunda hayallerimizin başkalarının yaşadığı bir gerçek. pek önem vermeyiz bu hayalimizi başkalarının yaşamasına, niye bilmiyorum ama her zaman hayal ederiz ne olursa olsun. çünkü gelecekte istediginiz o okula başkalarının gitmesi size engel değildir **. yada okulunuz bittiğinde hayal ettiğiniz işte şuanda başkalarının çalışması engel değildir. daha doğrusu hayali nasıl zamanlı kuruduğunuza bağlı.
velhasıl ben "sevgili veya eş" konusunda kurulan hayallere geleceğim. yok yok direk sevgili konusunda kurulan hayallere geleceğim. daha fazla uzatmanın manası yok çünkü.
siz birisine aşık olursunuz da, onunla ilgili hayaller kurarsınız.
her zaman o gelsin diye beklersiniz, onunda size ilgisi olur bi yerde.
ama çok seversiniz öyle böyle değil.
hayalinizde ki sevgili o, ilerideki eş.
tam size göre ya. puzzle gibisiniz adeta.
bi gece önce hayalini kuruyorsunuz; deniz kenarı, gece, ayaktasınız ve sizi hiç bırakmayacağını söylüyor. uyuya kalıyorsunuz.
sabah kalkıyorsunuz. hiç yapmadığınız birşeyi; sabah sabah internete giriyorsunuz.
bi bakıyorsunuz ki o fotoğraf. deniz kenarı, gece, bir kız ve o. birbirlerine sarılmışlar ve sanki birbirlerini hiç bırakmayacaklarını haykırıyorlar fotografta, bas bas.
neyse sabah sabah daha ne kadar duygusal olunabilir - olabilirim.
bu yazıdan sonra ali atay-yalan iyi gider. herkese iyi geceler. pardon gün daha yeni başlıyordu dimi !
birilerinin gerçeklerini hayal edebilmekten ibaret bir eziklik halinin dışavurumudur.
hayal etmek yaşamanın yarısıdır oysaki.
hayallerinize, gerçek olabileceklerine olan inancınızı da katık edrseniz, hayal olmaktan fazlası olurlar.
e herkes bir başkasının hayalini yaşamaz mı şu dar-ı dünyada? o yüzden muhtaç değil midir insanoğlu birbirine? sen kurarsın başkası yaşar hayallerini, sen de yaşarken bir başkasının hayallerini..
başkaları yaşamasın diye hayaller kurmaktan vazgeçmek kadar acı olmasa gerek.
sonuçta yaşadığınız sürece yeni hayaller kurarak devam edeceksiniz yola, hatta belki eskiden kurduğunuz planları tam yeri tam zamanı geldiğinde eyleme dökeceksiniz, istediğiniz (tam da hayallerinizdeki gibi olan) biriyle. o yüzden karamsarlığa kapılmamak gerek.
bazen daha iyi bir şeyler gelmek üzeredir başınıza. yıkılan hayallere değil, başınıza gelecek diğer güzel olasılıklara kafa yorun.
aslında bir nevi kaderin sizin hayatınızın baş rolünü başkasına vermesi durumudur.insanın kendi hayatında kendini figüranmış gibi hissetmesine neden olur.