Benim de varmış 4-5 yaşlarındayken. Tek çocuk olmamla da ilgili olduğunu düşünüyorum. Annemin anlattığına göre adı hasan imiş, annesi çalıştığı için de ona anneannesi bakıyormuş. annem ilk başta ben hasan'dan bahsetmeye başlayınca korkmuş. ama sonrasında çocuklarda sık görülen bir durum olduğunu öğrenince rahatlamış.
Bazen hasan ile birbirimize küsermişiz. Ben ona gofretimden vermeyince, ya da o bana sakız vermeyince günlerce konuşmazmışız. Fakat çok mantıklı bir hikaye uydurmuşum hasan için. Bilmeyen biri öyle bir arkadaşım olduğunu sanabilirmiş.
Ben 6 yaşına gelip de anaokuluna gidince, hasan da konya'da kombassan holding'de iş bulan annesiyle birlikte konya'ya gitmiş. Babası da memur olduğu için tayini konya'ya çıkmış. işte böyle ayrılmışız afacan dostumla. Çok gerçekçi hakikaten. Kombassan holding de o ara çok popülerdi. Sonra battı, gitti.
akplilerinki kötü bir arkadaştır ama. hep yaramazlık yapar. marmarayın imdat koluna falan asılır. çadırlarda atom bombası planı yapar, yoldan geçen başörtülü kadınlara saldırıp onların çocuklarına içi camlı dondurma falan yedirir.
çok piç bir arkadaştır bu zannımca.
akplilerden başkası göremez.
üzülmeyin, siz de iyi bir şakirt olursanız kim bilir belki bir gün size de görünür.
bir arkadaşımın vardı böyle bir arkadaşı. Necati koymuştu ismini. Sonra bir gün dedi ki canım sıkıldı değiştirdim adını, Mustafa koydum. iyi dedim, sağlık olsun, itirazı olmaz herhalde.
orta ikinci sınıftayken hayali arkadaş yerine, bozuk olan derslerimi düzeltmesi için başka bir gezegenden gelen benzerimle yer değiştirmiştim. benden daha zeki ve çalışkan olan bu benzerimin derslerine vaktinde ve düzenli çalışma özelliği sayesinde sınıfımı geçebilmiştim. kendisini bir de lise iki'de çağırıdm ama gelmedi pezevenk. bereket kredili sistem vardı da sınıf tekrar etmedik.
tüm dünya inkar etse de herkesin birer tanesine sahip olduğunu düşündüğüm arkadaşlar güruhu. biliyorum, herkesin hayali bir arkadaşı var. ben niye saklıyorum, siz niye saklıyorsunuz? niçin tüm dünya bunları saklıyor anlamış değilim. biri bana anlatsın.
dizilere konu olmuş arkadaştır. lost'ta hurley'in hayali bir arkadaşı vardı yanlış hatırlamıyorsam. küçük kadınlar dizisinde de en küçük kadının hayali bir arkadaşı olmuştu. sonra kafayı sıyırdı heralde zavallı. kısacası kimi dizilere yakışır hayali arkadaş durumları, kimi dizileride zaten saçma olması yetmiyormuş gibi daha da saçma kılar.
dört, beş yaşındaki çocuklarda sık görülen ve o yaşa göre normal bir olgudur. büyüdükçe kaybolur. kaybolmazsa şizofreni belirtisi olduğu kanaatindeyim.
şaşırtan arkadaştır. hayatımıza amerikan filmleri ile girmiştir. yoksa türkiye de bir insanın yalnız kalması mümkün değildir. konu komşu olmasa akraba olur. yani arkadaş sıkıntısı cekilmez.