büyümenin bir parçasıdır.
çocuksu hayal kırıklıkları bir yana( şu bebeği istiyorum, akülü araba istiyorum gb) ilk defa, gerçekten ulaşmak veya elde etmek istediğiniz bir şeye ulaşamayacağınızı anlayıp, razı olmak zorunda kalınca hissedersiniz.
o ana kadar genç insanın dünyası sınırsızdır. elde edebileceklerinin, yapabileceklerinin sınırı yoktur adeta.. dünyayı yerinden oynatabilecek enerjisi de buna eklenince imkansız yoktur sanki..
ve bir gün, ne gücünüzün bu kadar büyük, ne hayallere ulaşmanın bu kadar mümkün olmadığını anlama halidir hayalkırıklığı..
işte bu bir dönemdir.
hayalkırıklığının o sarsıcı etkisi, kendinize güveninize de hayallerinize inancınıza da ilk sektesini vurmuştur ve son olmayacaktır.
beklenti büyüklüğü, çapını bilememe, hedefleri yüksek tutma sonucu ortaya çıkan göt olma durumu. * atalar ne güzel söylemiş "yiyemiyeceğin pırasanın başına oturma" diye, sonra hayal kırıklığı müstehaksın arkadaşım.
her sabah umuda gebedir..bir annenin rahmini çatlatırcasına doğar güneşler..ve ışıktır seni daim kılan...ve bütün karanlığı toplansa da evrenin, bir mum ışığını söndürmeye mecali yetmez...
hayal camdan mı yapılmış ki kırılsın...
bu dünyada yok sana hayal kırıklığı...
o geldiği zaman sen gitmiş olacaksın...daha önce değil..
hayal kırıklıgı
kişinin iç dünyasında kurdugu hayallerin kırılması olayıdır.
genellikle, birinci tekil şahıs dışında kalan(lar) hayal kırıklıgına neden olur. kişi kurdugu hayalleri, kırılsın diye kurmamıştır zira.
