kaçmaktan, bir iç evrende düşler görmekten bitkin düşmek ve yinede de, mevsimin içerisinde kendini kaybedene dek bir düş ülkede kendi kendinin yorgun kralı/kraliçesi olmayı sürdürmek.
kuruduğu hayallerini gerçekliğe kavuşramamış yada kavuşrumuş ama tüm kurdukları fitürsuz kişilerce yıkılmış insanın içinde bulunabileceği bir halet-i ruhiye.
gerçeklerin canı acıtmasından dolayı kaynaklanan eylemdir.
düşünürsünüz, otobüsteyken, başınızı yastığa koyarken, dersteyken. geçmişte yaşadığınız tecrübeleri, gelecekte yaşamamanız için planlar yaparsınız. imkansız olan hayaller kurarsınız, ay olur gün olur sonra yıl olur kurduğunuz hayalin başına bile gelememişsinizdir. hayal kurmayı bir kenara bırakıp, gerçeklere odaklanırsınız. o gerçek ise, o hayallere asla ulaşamayacağınızdır.
hayallerin gerçekleşmesini beklemekten olur. aslında gerçekleşmesini beklemeden sadece kurulan şeyin hayali insanı mutlu edebilir. bedavadan mutlu olmak gibi bir şey. belki gerçekleşse bu kadar mutlu etmez. bu yüzden hayal kurmaktan yorulmamak lazım. aslında bu hayattan yorulmaktır, tehlikelidir.
kalbinizi deli gibi çarptıran bir hayalle başlar herşey. sonra iç içe geçmiş halkalar gibi hayalden hayale atlamış bulursunuz kendinizi ki başladığınız yeri unutursunuz.