iş başvurusu yapıp, kabul edildiğim otelin daha sonra bugün arayıp, 21 günlük askerliğimi bahane edip, "deneme süresi olduğu için 6 ay aralıksız çalışman gerek bu yüzden maalesef seninle çalışamayacağız" dediklerinde yaşadığım şey.
bir şeylerden ders almak adına, yaptığımız hatalardan ders almak adına illa ki yaşamamız mı gereken durum diye kendi kendime sorduğum durum. üzerinize düşen her şeyi yapıp, elinizden gelen her şeyi yapıp ardından beklentileri düşük tutmak hayal kırıklığı yaşamamak anlamına mı geliyor acaba diye de soruyorum kendime. hayal kırıklığı yaşamanın kötü olanı şu aslında. hak etmediğin şeye çok inanç bağlamanın sonucunda yaşanan hayal kırıklığı. ve sonucu değil esasen hayal kırıklığı. hayal kırıklığı iyi olan şeyleri hak etmemiş olmak. yoksa yani elinden geldiğini yaptığına inanan bir insan isterse en uç noktalarda bir hayal kırıklığı karşına çıksın. bir gün üzülür iki gün üzülür. üçüncü de geçer. ve o nasip olacak şeyin bir gün mutlaka olacağını bilir.
hayal kırıklığı yaşamak insana acı verir. bir insanı mutlu etmek yerine neden hayal kırıklığı? ben hayal kırıklığına uğradım sevgiden. üzüldüm ve parçalandım. daha güzel bir dünya için mutluluk.
değişen hiçbir şey yoktur hemen hemen. sadece hayaliniz (adı üstünde hayal) kırılmıştır, yok olmuştur. gerçekler değişmeksizin ve acımtrak bir tatla aynen devam etmektedir. her şey eski halindedir.
hayal kırıklığı yaşamanın temel nedeni 'hayal' sahibi olmaktır. hayal sahibi olan bünyeler çoğunlukla hayata toz pembe bakan, beklentilerini yüksek tutan kişilerdir. oysa ki çok sevgili pepsi bizlere en başından beri 'daha fazlasını iste' * şeklinde gaz vermekte; büyük düşünürler ise 'büyük hayalleri olmayanların büyük başarıları olmaz' demektedir. öyleyse yazar haklı olarak sormaktadır.. tüm bu hayal kırıklıklarımızın, tüm bu yaralarımızın nedeni aslında ' beklentileri yüksek tutmak' ' hayal kurmak' sonrasında da kelimenin tam anlamıyla ' umduğunu bulamamak' değil midir? insanoğlu bekleyerek mutlu olur evet, ancak bekledği gelmedğinde mutsuzluğu beklediği geldiğindeki mutluluğuna göre daha büyüktür. ancak karşısından birşey beklemeyen bünye gelince hiç beklemediği için çocuklar gibi sevinirken, gelmeyince beklemediği için gelmeyenin farkına bile varmaz..
öyleyse nedir?
hayal kırıklığı istemeyenler, bekletilerini fazla yüksek tutmasınlar.. sonra çok canları yanıyor..
bir olayın ya da bir insanın kafanızda oturttuğunuz şekilden çok daha farklı olduğunu anladığınız anda hissettiğiniz duygudur. insanın içini öyle bir acıtır ki;bir insana değer vermekten ve onu sevmekten, umut etmekten ve tüm beklentilerinizden vazgeçersiniz. sırf aynı acıyı tekrar yaşamaktan korktuğunuz için.
çitlettiğiniz çekirdeğin kayıp düşmesidir. biraz önce hiç bir önemi olmayan bu çekirdeğin ardından bön bön bakılır artık yenemez de yere düşüp pislenmiştir. tam bir hayal kırıklığı.
bunun benzeri de küçükken kurduğunuz hayallerin bir bir gerçekleşmemesidir. o zaman da hayalleriniz kırılır. o da kötüdür.
