hayatın vurdum duymazlıgından oturu kaybettiğimiz ve cocuklugumuzda içinde yuzdugumuz havuz. fil yutan boa yılanını şapka olarak goren insanlar olarak yavas yavas suyu boşalttık... çeşme acık ancak problemlerdeki gibi havuzdan bi gider var ve maalasef dengelenemeyen bir acık...
burada önemli olan, hayal gücünün havuzu doldurduğu mu, yoksa boşalttığı mıdır. aynı anda kaç hayal gücü havuzu doldurmaktadır? havuzun dibindeki çatlak da acaba hayal güçlerini sızdırmakta mıdır? sızan hayal gücü, temele gider mi? evet.
bozuk bir alaboranın demirlerinden aşağı sarkarken hayatımız boyunca ne yazıkki o havuza düşüyor bir bir hayallerimiz, biz eksiliyoruz, sadece bedenimizi kurtarabiliyoruz. evet orada bile avaz avaz şarkı söylemeyi bilenlerimiz var, sevdiğinin elinden tutup o anların dahi üstesinden beraber başa çıkmak için didinenimiz var ama biz bunlardan biri olmayı başarabildik mi? *
bazı insanlarda bu havuz bir leğen kadardır, bazılarında ise büyük okyanustan daha büyüktür. aslında bu havuz hacmi bizim elimizdedir bu hacmi istedigimiz gibi büyütür veya kücültürüz.
ben bu hacmi hep büyütmeye calıstım bir gün benim havuzum, havuzların en büyügü olacak biliyorum.bunun için yeterince çabalamadım bugune kadar zamanımı iyi değerlendirmem sürem az olsada hala bitmedi; zararın neresinden donersen kardır misali yoluma devam edicem. en buyuk havuz benim olucak.
