Tebeşirin tahtaya değdigi yerden tükenmeye başladığı gibi, saatte 200 km giden arabanın kapısını açarak, kafamı yola bastırıp, kanlı kanlı asfaltta iz bırakarak, gebermek isterdim.
yüksek bir köprüden denize atlamak; o yüksekliğinin ve yaşadığının hissine varır varmaz çok kötü bi acı hissedeceksin belki ama yüksekliğin keyfini yaşamaya değer
evimde ölüm yatağında, arka planda grunge çalarken (like a stone veya you know you re right olabilir) huzur içinde ölmek.
cenazemde de deep purple'dan when a blind man cries çalsın.