yeni yasada cumhurbaşkanının ohal ilan etme yetkisi var.
"Değişikliğe göre, OHAL ilan yetkisi cumhurbaşkanına geçiyor. Cumhurbaşkanı, tek başına alacağı kararla 6 aylık OHAL ilan edebilecek"
meclis onayı da gerekli ancak kararı veren tek başına cb olacak. partili sistemde, cb ve meclis ayrılığını düşünmek biraz safça olur. zaten bu yuzden seçimler aynı gün yapılacak. oy dağılmasını onlemek amacıyla. gelişmiş demokrasilerde başkanlık ve parlamento seçimleri özellikle ayrı zamanda yapılır. bilinçli halk, denetleme mekanizması kurmak için, başkanlıkta ayrı, parlamento seçiminde ayrı oy kullanır ki, başkan ya da parlamento istediği gibi at kosturmasın.
-cumhurbaşkanlığı bir yönetim organı değil, denetim organıdır. demokrasinin güvencesidir. ama mevcut cb'miz şu anda bile başbakan gibi konuşmaktan vazgeçmiyor. örnek önümüzde. bu durumlarda otoriterleşme yaşanması kaçınılmaz.
-demokrasilerde cb kendi kendine bir kamu tüzel kişiliği oluşturamamalı, ohal ilan edememelidir.
-meclisin yetkileri büyük oranda alınmaktadır. sebep olarak tıkanıklıklar ve hızlı karar alamama gösterilmektedir. bu çok ciddi bir tehlikedir. halkın iradesi yok sayılmaktadır. vekillerin 550'den 600'e çıkması ekonomimize yükten başka bir şey getirmeyecek. 18 yaş sınırıysa zengin çocuklarını korumaktan başka bir şeye yaramayacak. akp'li vekil geçenlerde ne dedi?
-cumhurbaşkanının hesap vermesi, sıkıyönetimin vb. kaldırılması sadece kelime oyunlarından ibaret.
-tarım, sanayi, eğitim, ekonomi vb. alanlarında bir gelişme var mı?
Dağı teröristlere dar eden adamlar nasıl hayır derken vatan haini olabilir ki? Nasıl terörün yanında olabilir ki? Nasıl bir insan kafası bunu der ki? (bkz: Osman pamukoğlu)
Hayırcı arkadaşlar;
Değişecek olan rejim değil, sadece hükümet sistemidir. Mevcut sistemde halk sadece yasamayı, yani meclisi seçiyordu. yeni sistemde hükümeti de halk seçecek.
Bu kadar açık ve net.
Halkçıyım deyip halkın kararından korkmak da ne oluyor?
ya hayırcılar 50 tane sebep yazmış, evetçi arkadaşlar sadece, "hayırcılar şöyle, hayırcılar böyle" diyor.
hala sistem değişecek diyen var. meclis ve başkanlık seçiminin aynı anda yapılması bile bir garabet.
ama mevcut kafa halkçılığı şu zannediyor:
"sandıkla aklanıyorsa iş bitmiştir."
ulan hukuk böyle bir şey değil ki!!!
adam suçluysa isterse ülkenin %100 ü bu adama oy versin, cezasını çekmesi lazım. ama demokrasiyi sandığa indirgeyen kafa bu işte...
18 tane madde var ve bu sistem sadece erdoğan için hazırlandı. ülkenin geleceği için falan diyen külahıma anlatabilir.
bak burada neden hayır biliyorum.
mesela bu gelecek olan sistemi hazırlayan kişiye güvenmiyorum ben. güvenimi boşa çıkaracak bir sürü sebep var. hani diğerleri gibi sonradan gelecek başkan falan değil. bizzat hali hazırda o görevi düşünen kişiye güvenmiyorum.
hsyk daki en büyük yenilik yüksek ibaresinin kaldırılması. ki ülkenin ne denli ihtiyacı olan bir durum olduğunu izah etmeye tenezzül eden henüz olmadı.
13 HsK üyesinin 6 tanesini cumhurbaşkanı doğrudan belirliyor. Kalan 7 üyeyi partili cumhurbaşkanının listesinden milletvekili olanların çoğunluğu oluşturduğu parlamento seçecek.
bu hsk yargıtay üyelerini danıştay üyelerini ve tüm hakimleri seçecek.
düz mantık:
valiyi, kaymakamı, parti il başkanını, belediye başkanını, hakimi yargıcı belirleyecek olan bir parti başkanı. adına partili cumhurbaşkanı derseniz devlet bahçelimsileşecek bir bünye umuyorsunuz muhtemelen ama öyle değil.,
18 yaş 600 vekil falan bunlara hiç girmeyeyim uzamasın.
pazardan domates alırken çürük koyana ana avrat söven adamlarız biz. koca anayasa metninde: ehehe birkaç madde gereksiz diye kabul etmemizi bekliyorlar.
üstelik 2010 referandumunda evet dedikleri konular değişirken bile pişkinliklerini koruyorlar.
gazeteye ilan vereceğim.
burhan kuzudan hallice olan mehmut uçumlarınızla ancak kendi kitlenizi konsolide edersiniz.
Hayırcılara hiçbir şekilde isimlerinin başına bir sıfat getirerek konuşmuyucam, bu bir referandumsa herkes özgürce oyunu kullanacaktır. evet diyen de hayır diyen de bu ülkenin asil vatandaşlarıdır, şanlı türkiyedir.
Terorist falan filan öncelikle bunları geçelim.
Ama ayrıca bir öneride bulunmak istiyorum:
Tek bir hükümete tek bir iktidara tek bir adama olan kin ve nefretinden ötürü hayır'ı tercih edenler olacak
Onlara şunu hatırlatalım:
Siyasiler,iktididarlar,hükümetler geçicidir fakat vatan kalıcıdır.. (Tabi kalıcılığı bizim çabamıza bağlı)
bu yüzden daha geniş bir perspektifle hareket edelim uzun vadeli düşünebilen, ileri görüşlü, kollektif şuur sahibi insanlar olma yolunda çaba sarfedelim.
bu başlık şaka falan mı? kimin bilip bilmediği ortada. tek argümanları güçlü türkiye, büyük türkiye. nasıl diyorsun çoğundan mantıklı bir cevap gelmiyor.
neye evet diyeceğini bilmeyen kesinle aynıdır. bunun asıl sebebide ülkenin büyük bir çoğunluğunun partizanca davranması ve siyasilerin detayları anlatmadan "evet deyin!", "hayır deyin!" demesidir.
Evetçilerin de tek bildiği; istikrarlı türkiye, güçlü türkiye. He ya.
Kimse demiyor madem bu ülkede istikrar olabiliyor, ülke güçlü olabiliyor o zaman neden şimdiye kadar yoktu? Çok merak ediyorum mevcut düzende bunu yapmanıza engel olan madde neydi?
Çok mu merak ediyorsunuz, o zaman söyleyeyim; Cumhurbaşkanı üst düzey kamu yöneticilerini atayacak, görevlerine son verecek ve bunların atanmalarına ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenleyecek.
Ayrıca c.b yardımcılığıyla ilgili sınırlama yok. Yani c.b nin kızı, oğlu vb de c.b yardımcısı olabilecek.
Askeri yargı kalkacak. C.b tek başına ohal ilan edebilecek.
X kişi y kişi evet dedi diye değil, bunlar için 16 nisanda oyum hayır.