kemal kılıçdaroğlunun duygu sömürüsünde tavan yaptiği noktadir. zira kendisi havuzlu villasinin taksitlerini ödeyemiyormuş. çok uyanik olan kemal kılıçdaroğluna sormak lazim taksitlerini ödeyemediğini villa ortaya çikinca mi fark etmiş? eğer öyleyse allah korusun memleketin başina geçse memleketi batirdiğini ne zaman fark eder acaba?
+pardon biz havuzlu villa için aramıştık...
- ben satıyorum onu.
+abi satmasanız öğrenciyiz biz, dört kişi çıkıcaz da hayırlısıyla.
-ben de öğrenciye verilcek ev yok. ayrıca havuza işersiniz lan siz.
+lan mı?
-evet recep bey den öğrendim . hem bende öğrenciye verilcek ev yok kardeşim hadi başka kapıya.
+hani hepimiz kardeştik lan? halkçıydık hep, biz arkadaşları toplayıp öğrenci evinde havuzlu mangal partisi veremeyecek miyiz?
-yediniz mi lan kerizler? sizin vereceğiniz kira benim gömleğime yetmez.
yürüyün gidin muna goyum. tayyip 5 tane villa almış elbet birinden birisi boştur. hem onun ki boğaza bakıyor lan. havuzlu villada okuma hakkımız engellenemez lan !
sayın kılıçdaroğlu gibi Düzgün bir insanın yaptığı son derece normal bir davranışın haksızca eleştirilmesi ve bunun bir karalama kampanyasına dönüştürülmesidir.
havuzlu villa piayasaya çıkınca daha önce rte ye havuzlu villan var dediği için bu lafından kendince haksız çıkmamak için yapılacak durumudur.. satacaksan böyle bir haber çıkmadan önce satacaktın. yemezler.
kendisini uyanık sanan bir parti lideri. sözde ben fakirim, fakirin halinden anladım, ödeyemediğim için satıyorum havuzumu, allah allah havuzlu bir villan ortaya çıktığındamı satmaya karar verdin? kim bilir daha nelerin var
500 liralık gömleği fiyatına bakmadan alan birinin acemice yaptığı fakir edebiyatı. ancak anlamadığı nokta; kimsenin gömleğinde ya da villasında gözünün olmadığıdır. bilmesi gereken şey; bu milletin siyasetçilerin kendilerine rant sağlamasıyla ilgilenmediğidir.