bahçeli yedinin gürültüsünün tam ortasında, caddeden geçen ve insan görünümlü hayvanların bağırttığı arabaları dinlediğiniz, bide üstüne berbat bir işletmecilik anlayışına sahip ve zevksiz müzikler çalan mekan.
(ne nefret etmişim arkadaş!)
tek artı tarafı, alkolü de setcard'dan çekiyorlar.
ha sırf bunun için bunca saçmalığa katlanılır mı? katlanılmaz elbet.
görükle'de şaypa'nın yanına konuşlanmış hoş mekan. yalnız dikkatimi çeken bir şey var ki genç kızlarımız ve delikanlılarımız buraya vakit geçirmeye değil foursquare'den kendilerini etiketlemek için geliyorlar. amaç değil araç. yerim sizi ya.
viyana nın en güzel kafelerinden birisidir. vakti zamanında adolf hitler in de burada kahve içtiğini duyduğumda epey şaşırmıştım. enfes tatlıları var ve melange si harika. eğer haftasonu giderseniz oturacak yer bulmak için epey beklemeniz gerekiyor benden söylemesi...
geçtiğimiz haftasonu kardeşimle otururken yan masada oturan 18-20 yaşlarında bir erkeğin ve bir tane daha erkeğin (!) ilginç diyaloğuna kulak misafiri olduğumuz yer;
-sen regl oluyo musun abi
-yok be oğlum abartma o kadar da değil
-öyle bi anlattın ki olur mu olur yani
-hahahhhhihhii
eskişehir'de gidilebilecek ender mekanlardan biridir. en azından biradaki su oranı diger mekanlara göre düşüktur. mekan büyük ve sıcaktır. özellikle haftasonu akşam saatlerinde yer bulma sıkıntısı çekmeniz muhtemeldir.
bağdat caddesi bostancı istikametinde bulunan fiyat bakımından acımasız ama yemek istediğiniz herşeyi bulabileceğiniz;salaş tarzda,gençlerin tavla monopoli v.s. oyunları oynayabildikleri içkili mekan.
güzel bir mekan olmasına rağmen herkesin bilidiği gibi genellikle liseli tayfanın gittiği mekanda boy gösteren garson-VIPkoruma karışımı tiplerin akşam hava kararınken şahit olduğum 20 yaşında kızlara kimlik sorup orada rencide durumuna düşüren kendini bilmezlerin bir an önce işi bırakması gerektiğini düşündüğüm
aynı zamanda bunula ilgili olarak 15 yaşındaki kızların saygınlık görme adına tel numaralarını bu tip garsonlara verdiklerinede şahit olduğum (bkz: belki lazım olur)bu gibi olayların ve çalışanların ortama sevimsizlik kattığını düşündüğüm her 2 mekanında basık sıkıcı ve dumanaltı olduğunu düşündüğüm gereksiz mekan .
alternatif olarak yine caddebotan barlar sokağında olan (bkz: benzin)düşünülebilr.en azından 2 katlı gibi birde gitme şansınız olursa (bkz: kalamış kahve)yi tavsiye ederim.
barlar sokağındaki havelka ya ithafen yazılmıştır..
trivial pursuit oynarken bile, o kocaman zarı yere düşürmemeniz gereken bir yerdir havelka. tavla zarı kaçsa ne yapacam dersiniz kendi kendinize ve mekan muhakemesi yaparsınız. zira çok kalabalık olmasının yanında, aşağı düşen şeyleri almamaya uygun mimarisinin yanında hizmeti de iyi değildir kalabalık günlerde. yeterli çalışan sayısına ulaşacağı günleri iple çekiyorum.*
viyana nin merkezinde(1.bezirk), stephansdom un arka sokaginda, yillarin eskitemedigi, ilk zamanlarda ki ic dizayni bile degismemis olan, köklü ve taninmis cafenin ismi.
menüsünde erdil yaşaroğlu'nun genelde kamikaze'deki karikatürleri bulunan; 70lik biranın 8,5 milyon, salatanın 10 milyon civarı, diet kolanın 4,5 milyon olduğu yerdir. televizyonda genelde eurosport açıktır, maç varsa maç verilir; bir ara habire kavga çıkıyordu burada; bir süredir uslandılar.