bir gün elektrikli bisikletimle giderken bir kız "ehliyet sınavına geç kalıcam beni götürür müsün?" dedi. ben de arkama bindirip götürdüm. bana bilekliğini vermişti. o bilekliği kilere atmıştım. orda duruyor hala. örümcekler yemediyse...
taşınırken bir çoğunu atmış olsam da hala varlar. mesela;
- arkadaşımın yüzerken bulduğu cam kelebek
- farklı insanlardan hediye olarak gelen ismimin yazılı olduğu kağıtlar. (ana okulundan lise sona kadar)
- ilk ayakkabım, mama önlüğüm, montum, bere takımım, abiye elbisem
- ilk oyuncak bebeğim (alındığında benimle aynı boydaydı)
- ilkokul 2. sınıf defterlerim
- ilk defa bindiğim araçların biletleri
daha ilkokulda iken, kardeş okul projesi ile okulumuza gelen ingiliz bir öğretmen kalp şeklinde turuncu kiremit bir kolye hediye etmişti. kazık kadar oldum hala bakıp bakıp duygulanırım.
bonibon kapağı (içinde harf yazardı), içki kapağındaki bilye, kopmuş bileklik, ataç, silgi, anahtarlık, saç teli, şeker, mermi, saç bandı vs vs. bunlar sadece ilk aklıma gelenler.
Otobüs ve uçak biletlerimi saklardım.
Dönem dönem yaptığım temizliklerde önem sırasına göre teker teker attım onları.
Anlamlı bir yolculuk yaptığımda yine saklarım bunu.
Benim sakladığım genelde bilet oluyor. ilk sinema bileti,otobüs bileti gibi şeyler. Kitapların arasına koyuyorum yıllar sonra bulduğumda duruma göre iyi ya da kötü yad ediyorum.
konya'da girilen mevlana camii bileti.
gümüşhane'de girilen hayal mağazası bileti.
izmir'e ilk gidiş bileti.
rize'de girilen müze bileti.
konya-ankara hızlı tren bileti.
samsun'da girilen Atatürk evi/müzesi bileti.
ordu/boztepe teleferik bileti.
duman konser dvd'si (lisede arkadaşla ortak almıştık, son paramız olan 25₺ ile.. son paramızdı.. son param niyetine saklıyorum dvdyi..)
ve daha bu tarzda zirilyon tane hede..
son olarak da bi sinema bileti sakladım, sosyal biri olduğum bilinsin torunlarımca diyerek *