hata yapmaktan korkmayın gencler. hata yapmak denediginizin gostergesidir. gemi limanda guvendedir ama geminin yapılıs amacı o degildir. omo reklamında diyor ya kirlenmek guzeldir. girin toza topraga macınızı yapın, basketinizi atın tek kalede gazozuna, hentbolunuzu oynayın cumleten, tenisinizi oynayın ciftli, ne bilim. hareket edin. yanlıslarınızda dersinizi alın. bir dahaki sefere daha iyi oynayın.
benim genclere tavsiyem hayata karısmaktan kormayın. 17 de sırt cantanızı alıp evi terk edin. 20 minizde dovme yaptırın. 22 nizde sevgilinizi terk edin yoktan bi sebeple. bunları yapın ki 30-40 nıza geldiginizde hem icinizde bi sey kalmasın hem de cok daha olgun secimler yapabilin ve ozguveniniz olsun kendinize.
ben kendini gulun adındaki rahipler gibi kırbaclamayı dogru bulmuyorum. hep kendi hayatım icin "o gunun kosullarında, o gunun konjekturunde, o gunun bilgileriyle aklım ve kalbim onu yapmaya yetmis" derim.. kendimi huzurla affederim ve buyuk yureklilikle kendime sefkat gosteririm. baskalarının hataları icin de kimseyi suclamam, herkes kendi ritminde ilerliyor hayatta, belki sen benim 20 yasında yapıp ogrendigim hatayı 40 yasında yapıp ogrenecek, oncesinde bilgeclik taslayacaksın, bilemem.
ben suclu aramıyorum hayatta. kimseyi suclamıyorum da.
kendimce her gun dunden daha iyi bir insan olmaya calısıyorum yalnızca.
geçmişimden sıkça bahsetmek mesela. insanlara laf veriyorum farkında olmadan. bir de eskilerden bahsedip yenilerle olabilecek imkanları da kapatıyorum. ah şu ben...
En masumu dalgınlıktan veya bilmemekten gelendir. Bunlar affedilebilecek olanıdır
Ama çıkarlarını korumak veya başka bir nedenle bilerek hata yapıyorsan (ki buna bence hata denmez tebrik olarak , sabotaj denir) bu en affedilmeyenidir nazarımda.
insan garip bir yaratık. kelime anlamının 'unutan' olduğuna dair bir yargı mevcut. benim yaşadıklarımsa unutandan çok, 'alışan' olduğumuzu gösteriyor. alışmak unutmaktan daha tiksindirici bir özellik oysa. alışmak bir tür atalet. her alışkanlık biraz daha rahatlatıyor hayatı çünkü. rahatlamaksa çok da bu dünyadan bir duygu değil. rahat bir nefes almak, huzurla uyumak benim gibi ahmaklar için en büyük hata.
korkutucu bir şey alışmak. rutine alışmak, hayatın koşuşturmacasına alışmak ect. belki de en büyük ve en güvenilir yol ölmek için. içimizdeki güzel ruhu kaybetmek için.
önyargılar, kesin yargılar, kestirip atmalarsa alışkanlıkların outputları. hayat newton fiziğiyle açıklanmaz bir halde, peki ya einstein nerede? artık kuantum diye bir şeye yakınsadık hayatı. tüm renkler bizimle, görebilene!
bu entry sadece bakınızdan oluşuyor ve bakınızı sözlüğe eklemeyin. bu bakınızı vermek istediğiniz not edildi. sözlüğe bilgi sahibi olduğunuz konularda okurlara faydalı, bilgi içeren entry'ler girin.
sözlük bana kızdı ve cahil dedi aq. kusura bakmada sözlük, sikimde değilsin bil istedim.
Yaptığım bir şeyden ötürü pişmanlık duymaya başladığım Zaman ona verdiğim isim: "hata".
Bedel ödemek veya ödetmek yerine nefesim kesilip dizlerim çözülene kadar ip atlayıp kusmak üzereyken yere yatarak kendimi veya karşımdakini affedip tekrara düşmemek için gayret gösteririm.
Hata dediğimiz şeyin adı ilerde tecrübe olacak belki de.
Tekamül sürecinin en önemli parçalarından birisidir hata.
Hepimiz hatalarımızla varız. Hata yapmadan tekamül edemez insan...önemli olan şu ki aynı hatayı tekrarlamamak.
Çok fazla türden hata yapma seçeneğin varken neden aynı hatanın peşinden gidersin?
Saçma.
Ve şöyle dedi deli;
Hata yapmamaya çalışarak hayatı kendine zehir edenlerden olma!
Çünkü hata yapmamak gibi bir şansın hiç yok.
Hiç mi yok?
Hiç.