gerçekten matrix edası yaratır. yani simülasyon evreninde olduğunuzu. sırf bu rüyaları görebilmek için hasta oluşumu dört gözle karşılamaktayım.
öncelikle rahat ile rahatsız uyku karışımı bir uyku gerçekleştirirsiniz. asla tam olarak uykuya dalamazsınız. ama gözleriniz kapalı, aynı zamanda yatağa teslim olursunuz. ardından zaman kavramınızı tamamen yitirirsiniz. 10 saat uyuduğunuzu sanıp, anlık uyanmayla saatinize bakıp aslında 10 saattir değil de, 2 saattir uyuduğunuz gerçeğiyle başbaşa kalırsınız. böylelikle de simülasyon evrenine kendinizi %100 hazırlamış olursunuz.
ardından bu bahsettiğim, normal rüyalardan katlarca farklı olan kimisinin bilinçaltına göre absürt, kimisinin bilinçaltına göre inanılmaz anlamlı, kimisinin bilinçaltında da günlük yaşadığı rutinini, yarattığı simülasyon evreninde yaşamalı bir takım rüyalar görürsünüz. normal rüyalarımızdan tamamen farklı, uykuyla uyanıklık arasında gidip geldiğiniz enteresan rüyalar... ve içeriği her ne olursa olsun insana haz veren rüyalardır bunlar. çevremde ki insanların bazıları da bizzat deneyimlemiş, ve söylediklerimi onaylamışlardır hatta.
peki neden zevklidir? çünkü gerçek hayattan uzaklaştırır. dizilerden falan örnek vereyim. siz neden dizi, veya da film falan izlersiniz? kültürlenmek, bilgi sahibi olmak için değildir herhalde. yine de genellemeyeyim, %80'imiz bu içerikleri zevk için izleriyoruz. geçici olarak sizleri gerçek hayat deneyiminizden uzaklaştırıp, farklı bir kurgusal dünyada kısa süreliğine yaşam tecrübesi sağlar. geçici mental göç de denebilir. artık tek düze görüş açısına sahip bir insan da artık bakış açısından sıkıldığı için, bu tip içeriklere çok kolay manipüle olur. bakış açısı da tamamen o içeriğe göre şekillenir. ancaaaak, bu içeriklerin hiçbiri rüyalarımız kadar büyüleyici değildir. kâbuslarınız dışında, rüyalardan keyif almayan insan var mıdır ya? aranızda domuzlar varsa onlar almayabilir, ama geneliniz alıyor, alıyoruz. fakat bizim bahsettiğimiz hastalıklı rüyaların sistemi bambaşka çalışıyor.
beyin anatomisi konusunda sınırsız bilgi sahibi değilim, bu konu hakkında da hiçbir bilgi bulamadım. ingilizce vardır da kim uğraşacak şimdi? bildiğim kadarıyla kendi mantığımdan çıkarım oluşturacağım. bilirsiniz uyku gibi temel bir ihtiyacın 5 evresi vardır. birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci rem uykusu olarak. bir de non rem vardır, uykuya henüz geçilmeyen evre olarak adlandırılır. şimdi başlayalım. hepimiz biliyoruz ki, bu uykular asla rem uykusu değil. çünkü tamamen dalamıyorsunuz uykuya, hep bir uykuyla uyanıklık hali oluyor. vücut bitkin, ateşiniz yüksek, ama aynı zamanda yatağa bağlısınız. gözünüzü açamayacak kadar bitkinsiniz. ama bu kötü durumlar uyumanızı o kadar engelliyor ki, bir türlü ortanca evrelerden rem'e geçemiyorsunuz. işte, bu bahsettiğim rüyalar da bu geçmeye çalışma evresinde meydana geliyor zannımca. beyin tam olarak rem evresine geçemediği için sürekli 4. ve 5. evrelerde gel git yaptığı için, bu gördüğümüz rüyalar da tam olarak sürecini tamamlayamıyor. böylelikle de birnevi gerçek hayatımızın simülasyonu bir anda rüyalarımızda şekilleniyor. gündelik rutininizde yaptığınız, ettiğiniz eylemler, geçirdiğiniz zamanlar direkt olarak sonsuz özgürlükte beliriveriyorlar iç simülasyonunuzda. gündelik rutin hayatınız, ama sonsuz özgürlük eşliğinde... kim zevk almaz ki bu rüyalardan lan? mesela ben şuan bu rüyayı görseydim, direkt kendime izin verirdim, ve işe gitmeyip evde yatardım. hatta lan cacık + bulgur pilavı da yiyebilirdim. hatta kadınımın yatağına ışınlanıp onunla bu gece seks bile yapardım.
işin makarası bir kenara dursun, olayları yavaş yavaş kapatalım. olay tamamen bundan ibaret arkadaşlar. elbette bir kaynağım yok, dediğim gibi tamamen kendi mantığımdan yürüttüğüm çıkarımlar bunlar. aranızda hasta olan var mı? varsa bana da bulaştırsın, biran önce geçeyim şu moda. zaten geçmek üzere olduğumu hissediyorum, erken ve sabırsız davranıp da regl olacağını 1 haftadan önce hissedip triplenen karılar gibi görmeyin beni.
