hastanede ismi anons edilen doktorun o an düşündüğü şeylerdir. vakti zamanında cem yılmaz'ın gösterilerinde bahsettiği durumdur. bu durumda doktorun iki ruh hali olur; "vay be beni çağırıyorlar, yine bana muhtaç oldular" ya da "off yine mi".
Cem Yılmaz ne kadar iyi standup yapıyor olsa da, gözlemleri iyi olsa da bir hekim olmadığı için anlayamadığı ve anlatamadığı ruh halidir.
Dışardan görünen ya da düşünülen gibi değildir.
Hekim kişi böyle küçük şeylerle ruh halini değiştirmez, yaptığı iş herkese ve her şeye rağmen kutsallığını korusa da havalara bürünmez. Zira gerçek bir hekim her şeyden önce insandır, kompleks denen şeyi iyi bilir.
Çok yoğun çalışıyorsa bazen anonsu duyunca bezginlik hissi olabilse de bu işini yapmasına engel olmaz, insanların üç beş kişide gördüğü ve sandığı gibi "yine elime düştüler" hissiyatına da kapılmaz. Gelen her hasta sadece yeni bir hastadır, öyle elinde bistüriyle "şunlar elime düşse de acısını çıkarsam" diye bekleyecek insan değildir. "Hekimdir"
Her şeyi bildiğini sanan, her konuda fikri olan halkımız üç beş kişiden hareketle tüm hekimleri aynı kefeye koymaya kalkar, o ayrı tabi...
ille de bir etki olacaksa; O anonstan, gözünün yaşıyla, aç kalma pahasına oğlunu kızını okutan doktor olması için çocuğu gece gündüz ders çalışırken kendisi dua eden anne baba etkilenir; gurur duyar, göğsü kabarır, emekleri yeşerdiği için mutlu olur. Kendisi de anne babasını mutlu edebildiği için sevinir, ismini duyduğu için değil.
Aksi olan doktorlar da mevcuttur ama birkaç kişiden hareketle insanları genelleyecek kadar değildir.