üç beş zamandır devam eden idrar yollarındaki sıkıntımı siklemeyip ciddiye almayışım başıma pis işler getirdi.
ben nereden bilebilirdim ki işin prostat iltihaplanmasına yol açacağını...
şikayetim artınca doktora gittim...
- böyleyken böyle doktor bey...
+ hımmm... peki o zaman bu tahlilleri yaptırın, bu ilaçları da kullanın, tahlillerden sonra görüşelim...
elimde kağıtlar laboratuvara gittim.
- önce bir miktar dışarı, ardından bu kaba, sonra bu kaba idrarınız yapın.
+ bu ne olacak ?
- onu da mikrobiyoloji kısmı var eksi birinci katta, oraya gidin.
elimde kap bir tutam kağıt, dediği yere vardım. ulan bir oku değil mi üzerinde ne yazıyor ?
girdim içeri...
- beni tahlil kısmından yolladılar.
+ ne yapacağınızı biliyor musunuz ?
- yok, bilmiyorum.
+ bu kaba sperminizi bırakın, sonra buraya getirin...
salağa bağladım o esnada...
- şimdi mi ?
+ mümkünse...
uzun zamandır da sevişmiyorum bu şekilde heba olmasına üzüldüm. etrafa bakındım acaba dedim boşa gitmesin en azından bedavaya masturbasyon yapmayalım ama...
şaka lan şaka ne haldeyim, tuhaf bir çaresizlik var üzerimde. bu yaşıma kadar keyif için boşalmış olmanın manasızlığı ile tuvalet aradım. çok ciddiyim.
neyse bulduğum tuvalete girdim ve sanki daha evvel hiç yapmamış gibi sanki ilkmiş gibi manasız masturbasyon yapıyorum, sonuç kap dolsun, zevki düşünen yok...
neyse hacılar bir miktarı ile kabı doldurup gerisini sıçratmadan klozete bırakıp çıktım.
aynı kadını bulup eline verdim.
perşembe günü gelip sonuçlarını alabileceğimi söyledi.
böyle yani, siz siz olun bu işleri boşlamayın, çaresizlik boktan bir şey !
edit: şu eksiliyenlerin yalnızca başlığa takılıp eksiliyor olmaları çok acı, yazık.
Testis timöru ameliyatı olacak hastalardan'da Spermleri dondurmaları için yapılması istenmektedir. Özel bir oda , Vcd player, 2 adet porno Cd eşliğinde'de yapılabiliyor.
yaklaşık 4 ay evvel böbrek taşlarım yüzünden hastane kaldırıldım.
malesef yatırıldığım gün en ufak bir ağrı sızı kalmadı; malesef diyorum, hastanede kalmaktan çoğu normal insan gibi bende nefret ederim.
o gece müşade altındayım ve doktor sabahleyin ilaçlı böbrek filmi denilen bir film çektirecek. bunuda öyle kafana göre çektiremiyorsun, 24 saat evvelinden birşey yiyip içmeyeceksin filan ve elbette ki bağırsaklarda birşey olmayacak ki taşlar görünebilsin. bunun için bir şişe adını hatırlayamadığım bir şurup verdiler ve kafama dikmemi tembih ettiler. bunun sayesinde gece boyunca 3-4 defa tuvalete çıkabilecekmişim.
ilk fırtına gece 23:30 sularında geldi ve tuvalete canımı zor attım. sonra gece boyu devam 2 ya da 3 defa daha aynı ızdırabı çektim. bu arada girdiğim tuvalet 2 bölmeli; bir taraf alafranga ki ben burdayım, bir taraf alaturka. ancak üst tarafları açık olduğu için yan tarafta ne olup bittiğini rahat bir şekilde duyabiliyorsunuz. son posta için yaklaşık 03:30 sularında tuvalete gittim. tabi hijyen takıntım nedeniyle klozete direkt oturamadığım için kağıt havlular serip, ıslak mendille pipinin deyeceği yerleri temizleyip öyle oturuyorum filan; çok acı bir durumdayım. derken son batın bitti ancak doktorun "tamamen içinin boşalması lazım, yoksa film birşeye yaramaz" sözleri kulaklarımda yankılandığı için ben hala oturmuş bekliyor bir yandanda uykusuz okuyordum. o sırada yan kabine birisi girdi, ve pantolonu indirme efektleri duydum. tam içimden "hay amk şimdi bir sürü rahatsız edici ses efekti" duyacaksın diyecekken bir tükürme sesi duydum, tanrım olamazdı! akabinde ise "şık şık" seslerine ve çeşitli rahatlama ünlemlerine kulak misafiri kaldım. yahu resmen yan tarafta birisi çok afedersiniz tüfeği yağlıyordu.
yaklaşık 50 saniye sonra derin bir oh sesi ile şerefsiz işini bitirdi ve toparlanıp gitti. zavallı ben, orada tuvalette kalakalmıştım. ulan resmen yanımda birisi masturbasyon yaptı ve ben bu sesleri dinledim...