ister özel, ister devlet hastanesi olsun, ister edirne' de, ister kars' ta olsun, hiç farketmez, aynı kokudur.
Tüm olumsuz duyguları harekete geçiren, moral bozan bir koku.
bu kokunun olumsuz etkisi var ise ki var olduğuna dair bilinen ve bunun psikolojik olarak giderilmesinin bir yanı da hastanenin dışında ki köşede mutlaka satılan bir sokak simidinin tadının güzel gelmesi olabileceği durumdur. içeride ki bu koku biraz da havasızlık etkisi. aslında hijyen kokusu diyorlar ya, tamam da insanların nefes kokusu ile karışınca içinden çıkılmaz bir hal alıyor ne yazık ki. çoğu hastanede de havalandırmanın etkisi çok az oluyor zaten. ne diyelim, allah düşürmesin hastanelere çok zorda kalmadıkça.
Hastanedeki o keskin kokunun sebebini oluşturan şeyin adı "iyodoform"dur. iyodoform, yaralarda, çürüklerde, yanıklarda ve deri enfeksiyonlarında antiseptik olarak da kullanılır.
insanın üstüne içine beynine şeyine bile siner. Ne güzel yıllardır hastane yüzü görmüyordum ufak bir problem için hastaneye geldim yine benden 86 kat kötü insanlar gördüm moralim bozuldu, yaşlılar çocuklar...
Şuradan çıkim de siktir olup gideyim içeyim biraz a kodumun hayatı.
Eskiden ilaç kokardı da. Şu an insanlar güruh güruh hastaneye akın edip miting hali halabalıklarla bekledikleri için havasızlıktan hastalık kokusu var artık.
Özellikle koronadan sonra böyle ortamlara girmişsem eve gidip bi an bile beklemeden duş alıp montumdan çamaşırıma yıkama ihtiyacı hissediyorum.
Çok doğru tespit. Eskiden insanı korkutan böyle dezenfektan, ilaç karışımı bir kokusu vardı. Şu an kan, ter, gözyaşı kokuyor. O zamanlar da kalabalıktı hastaneler ama bir başkaydı.
Ölüm kokar, gecenin bir yarısı, hastane sandalyesine oturup titreyen elleriyle kahve tutmaya çalışırken ağlamayanlar bilmez o kokuyu, sağlık ocağıyla aynı sanır. Aynı değil..
