içinde bulunduğum durumdur. allah ömür verdiği müddetçe emdiğim bir damla sütün hakkını vermek için sırtımda taşıyacağım ve bundan asla gocunmayacağım.
geçtiğimiz hafta arkadaşım annesini kaybetti ve çok zor bir şey olduğunu yaşandıktan sonra anlıyorsun demişti arkadaşım. bazı şeyler kaybedilince anlaşıldığı için vicdan azabı diye bir şey var. onun için kırmayalım hiç kimseyi bu dünyaya mutlu olmak için gelen varlıklarız gemileri yakmaya gelmedik. (bkz: zor)
kendimi bildim bileli hastaydı annem. beynime ufak ufak kazınmış parçalar.
onun yaşadıklarını görüp, kendinize pay çıkarmak mı dersiniz, içinde bulunduğu acıyı engelleyememek mi dersiniz, gençken başına böyle bir şey geldiğinden mi dersiniz sürekli karamsar bir ruh halinde oluyorsunuz. hele ki yaşınız küçükse daha da kötü..
bugün annem öleli 4 yıl oldu. şu saatlerde zar zor hastaneye götürmüştük. adımı zor söylüyordu. ve söylediğim tek şey "allah'ım neden benim annem? lütfen kurtar onu" oldu. 4 yıl önce bugün, akşam 8'de hastalığına da bana da gözlerini yumdu.
hasta bir annenin bıraktığı şeyler; güç, sabır, yalnızlık ve sürekli "ben de hasta olacak mıyım?" psikolojisidir.
aslında mutluluk verici bir şey. bundan daha iyi bir fırsat olucağını sanmıyorum ona olan sevgimi anlatmanın. benimde annem hasta ve onu ömrünün sonuna kadar mutlu etmek için çabalayacağım.
vay amına koyayım ya üstteki 19-20-21. olmak üzere üç yorum beni benden aldı. pis işler, kendinden başkası yalan ve destekleyici tanım. bu arada vicdanınızı sikeyim sizin.
sizin çocukken bezinizi değiştiren kadının yatağına yaptığını görmek üzerdi herhalde. yaşamadım. allah yaşatmasın. o analara da o evlatlara da allah sabır versin.
Allah (cc) Kur'an-ı Kerim'in birçok ayetlerinde, anaya babaya itaat edilmesini emreder. Çünkü anne ve baba, evladı için bütün zorluklara katlanarak, soğuk sıcak demeden çalışır, alın teri akıtır, göz nuru döker. icabında gece uykularından vazgeçerek yemeyi içmeyi bile terk eder. Yavrusuna bir sineğin konmasına bile tahammül edemeyen anne/baba'ya nasıl itaat ve hürmet edilmez.
"Rabbin, ondan başkasına kul olmamanızı ve anne ve babaya ihsanla davranmanızı kaza etti (taktir etti, hükmetti). Eğer ikisinden birisi veya her ikisi senin yanında yaşlanırlarsa onlara (ikisine) öf deme. Ve onları (ikisini) azarlama ve onlara kerim (güzel, yumuşak) söz söyle!" (isra/23)
"Biz insana anne ve babasını (onlara iyilikle davranmayı) tavsiye ettik. Annesi onu, zorluk üstüne zorlukla (karnında) taşımıştır. Onun (sütten) ayrılması, iki yıl içindedir. Hem Bana, hem anne ve babana şükret, dönüş yalnız Banadır." (lokman/14)
Zordur, bir arkadaşımın içinde bulunduğuı durum. Annen gözlerinin önünde eriyip gidiyor ve senin elinden bir şey gelmiyor. Allah kimseye yaşatmasın, bizim içimiz böyle dışarıdan gördüğümüz zaman bu kadar acıyorsa, yaşayanın çektiklerine diyecek laf yok.
Zihniyeti kararmis bir kişi söylemidir.
Anne o ya anne! Candir, insanin en değerli varligidir. Bakmaktan gocunmak ne demek? Sen yatalak olsan o anne seni atar miydi bir bakim evine diye sormak istediğim hede. Bu kadar mi düştünüz bu kadar mi ruhsuzsunuz ayiptir.yaziklar olsun.