emekli korgeneral.. 1990'lı yılların başında olağanüstü hal bölge valiliğinde asayiş bölge komutanlığı yapmıştır.. elinden hıç bırakmadığı tamburalı tüfeği nedeniyle tamburalı paşa olarak tanınmaktadır.. güneydoğuda ki görevini tamamladıktan sonra kıbrıstaki türk kolordusunun başına atanan tamburalı paşa 1996 yılındaki bayrağımızı indirmeye çalışan rum solomos solomou'nun vurulması emrini veren komutandır. bu olay nedeniyle interpol tarafından aranan paşa türkiye dışına çıkamamaktadır..ayrıca paşanın güneydoğuda yaşadıklarına anlattığı ''güneydoğu'da unutulmayanlar''isimli bir anı kitabı mevcuttur..
geçtiğimiz günlerde Susurluk hakkında ifadesine başvurulan 8 kişiden*** biri. aynı zamanda sandıklı doğumlu ilkokulu ve ortaokulu sandıklı'da okuyan şimdi ise ankara'da bulunan paşa
türk ordusunun yetiştirdiği en önemli komutanlardan biridir ve memleketi sandıklıdır.kendisi lice'de şimdiki kara kuvvetleri komutanımız ilker başbuğ ve 51 yaralı asker ile birlikte pkk milisleri ile saatlerce çatışmış büyük sükse yapmak isteyen leş sürülerini tek bir şehit vermeden püskürtmüştür.
ayrıca kıbrıs olaylarında bayrağı indirmek için direğe tırmanan rumu öldürtmüş o sırada iki ingiliz askerin bacaklarına sıkmış ve şikayet için gelmiş ingiliz subaylara feci ayar vermiş komutandır.
yeşil lakaplı şahısın en çok korktuğu fakat derinden saygı duyduğu hasan kundakçı diyarbakır aşayis komutanı iken yeşil kendisine gelip göreve hazır olduğunu söylemiş fakat aranan bir suçlu olduğundan ötürü hasan kundakçı yeşili odasından defetmiştir.hasan kundakçı yüzünden yeşil'in ankaraya giremediği bile söylenir.
ayrıca uzaktan akrabam olmakla beraber,dostuna güven düşmanına korku salan.çok düzgün,çok bilgili bir komutandır.kendisi emekli edilmeseydi büyük ihtimalle şu anki genelkurmay başkanımız olacaktı.
--spoiler--
Hasan Paşa 1970li yıllarda Atina'da askeri ataşe olarak görev yaparken başından çok ilginç bir olay geçer.
Bugüne kadar bilinmeyen bu olayın öyküsü şöyle:
Atina’da Hasan Paşa ile aynı dönemde askeri ataşe olarak görev yapan bir deniz albayı da vardır. Bir gün deniz albayı ataşenin, mesai bittikten sonra otomobiliyle evine giderken biraz tenha bir yerde önü bir başka araç tarafından kesilir. Otomobilden inen 4 sivil, Türk askeri ataşesine saldırır. Askeri ataşemiz ne olduğunu anlamaz ve son derece iyi eğitilmiş Yunan gizli servisi ajanlarına karşı kendisini korumaya çalışır. Ancak saldırganlar, Türk ataşeyi insafsızca yumruklamaya başlarlar.
Tam o sırada birden Hasan Kundakçı çıkıverir ortaya. Hızlı bir şekilde Yunanlı ajanların üzerine atlayıp tek hamlede ikisini yumruk ve tekmelerle yere serer. Komando olan genç binbaşı, son derece usta dövüş teknikleri kullanarak karate filmlerindeki dövüşçüler gibi havada perende atıp öteki iki Yunanlı ajanı da etkisiz hale getirir. Yere düşen Yunanlılar ayağa kalkıp yeniden saldırmayı denerler, ancak Hasan Kundakçı attığı tekme ve yumruklarla 4 Yunanlı ajanı perişan eder. Adamların yüzü gözü kan içinde kalır ve neye uğradıklarını anlamadan otomobillerine binip kaçarlar.Hasan Kundakçı'nın, Yunanlı ajanları kullandığı dövüş tekniği ile perişan etmesi ve kan revan içinde bırakması albay ataşemizi şaşkına çevirir.
Hasan Kundakçı, albaya "Hemen otomobilinize binin ve eve gidin. Ben sizi izliyorum" der. Türk askeri ataşesini dövmek isteyen ancak Hasan Kundakçı'dan bir araba sopa yiyen Yunanlı ajanlardan bir daha ses seda çıkmaz. Türkiye Büyükelçiliği, Yunan Dışişleri nezdinde gerekli girişimleri yaparak olayı protesto eder. Olay Yunanlılar tarafından basına sızmadan örtbas edilir.
Anlatılanlara göre, Türk-Yunan gerginliğinin dorukta olduğu o yıllarda bu tip olaylar zaman zaman yaşanırmış. Genellikle iki ülke de birbirlerinin askeri ataşelerine böyle gözdağı verirlermiş. O nedenle her iki ülke, askeri ataşelerini bu tip olaylara karşı hazırlıklı olmaları konusunda uyarırlarmış. Hasan Kundakçı bu durumu bildiğinden, deniz albayı ataşe arkadaşını bir saldırıya uğramaması için sürekli izlermiş. Yunanlı ajanlar ne bilsinler, deniz albayını Komando Binbaşı Hasan Kundakçı gibi iyi bir dövüşçünün izlediğini. Türk askeri ataşesini dövelim derken bir araba sopa yemişler.
--spoiler-- tufan türenç nisan 2004
Kıbrıs'taki Mağusa sınır kapısından KKTC tarafına giren solomos solomu adlı bir Rum, bayrak direğine tırmanarak Türk Bayrağını indirmeye kalkışıyordu.
BM Askerleri bakıyor, herkes Türk tarafının ne yapacağını bekliyordu. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2283128/+
türk tarafından bir el Uyarı ateşi yapıldı. uyarı atışına aldırmayan Rum direğe tırmanmaya devam etti.
akabinde tok sesli bir komutan, eli tetikte bekleyen keskin nişancı astsubaya emir verdi. "indir palikaryayı..."
tek el atış ile solomos solomu boynundan vurularak bayrak direğinde eşek cennetini boyladı.
türk bayrağına uzanan el kırılıp atılmıştı.
şanlı türk bayrağı asla yere indirilemezdi.
o bayrağı ancak kahraman mehmetçik göndere çeker, gönderden indirebilirdi.
o gün de öyle oldu.
şanlı al bayrağımıza uzanan kirli eli kırma komutunu veren kişi, kıbrıs türk barış kuvvetleri komutanı korgeneral hasan kundakçı'ydı...
kore bölük komutanlığı, sınır bölük komutanlığı, piyade alay komutanlığı, tugay komutanlığı, özel harp dairesi komutanlığı, asayiş bölge komutanlığı ve nihayet kıbrıs barış gücü komutanlığı görevlerini şan ve şerefle ifa etmiş, "tamburalı paşa" lakabı ile anılan bir yiğitti o... https://galeri.uludagsozluk.com/r/2283131/+
