ölümünün ardından yaptığı yanlışları, desteklediği insanları, fikirlerini konuşup eleştirmek yerine viagra geyiği yapma eyiliminin tez önüne geçilmesi gerektiğini düşünüyorum. çünkü hem doğru değil, hem de kafamdaki çirkin yorumlarını örtüp insancıl düşünmemi sağlıyor.
(bkz: hasan karakayanın yusuf yerkel yorumu)
ölümü insanlara erdemin, şerefin, karakterin ne kadar önemli olduğunu hatırlatır umarım. öldükten sonra kim ne demiş? umurunda olmaz ölenin. yaşayanlar için öldükten sonra ardından ne söyleneceğine dair örnektir kendisi. ne ekersen onu biçersin demişler.
Komünist, ateist, vatan haini, dış mihrakların maşası olmamış herkesin hayırla yad ettiği silahı kalem olan yazarlarımızdandır.
Allah yolunda şehit olduğu için şehitliğe defnedilmiştır.
Allah a hamd olsun ki mücahit olmuş yoksa arkasından bunca hain havlamazdı.
Bir "hiç" uğruna kendisiyle birlikte çok sayıda insanı öfke, kin ve intikam duygularına teşvik edip terk-i diyar eyleyen şahıs. Uzun adam, kısa adam, şişman adam hepsi göçüp gidecek günün birinde ve yanlarında öbür tarafa götürebilecekleri tek bir şey yok. Sana ve senin gibilere eyvallahım olmasa da allah yardımcın olsun diyorum. Buna ihtiyacın olacak çünkü. Ben sana benzersem senden ne farkım kalacak? Ruhun inşallah bir gün huzuru bulur.
sorgu sual varsa, hayatında alkol kullanmayan levent kırca da, çocuklara ve hastalara hayatını adayan türkan saylan da, dönemin başbakanlık danışmanının -ki kendisine ayağına sağlık demiştir- tekme attığı vatandaş da, çarpıtma haberlerle zarar verdiği insanlar da ...
neyse; kendisi "ölünün arkasından kötü konuşulmaz" nezaketini hiçbir zaman göstermese de ben kendi adıma konuşmuyorum. insanlık bizde kalsın. hep olduğu gibi.
asıl sözüm ideolojisinin peşinden gidenlere, recep'in; eski parayla on milyarlık tuvaletine sıçtığını kendisine yemek yapanlara: ideolojiniz iktidarda ve siz hala muhalefet yapıyorsunuz. yaptığınız muhalefet araştırmaktan uzak, bilimsel gerçekliklerle bağdaşmıyor. örnek vereyim; birisi çıkıp "rabia" işareti yapana kadar haberiniz bile yoktu, çünkü tarih bilmiyorsunuz -bizler de bilmiyoruz bazı şeyleri ama sırf birisi öncü oldu diye fikir beyan etmiyoruz- ve ota boka bulaşıyorsunuz.
kutsal mekanda viagra'nın ne işi var, asparagas diyenlere; kabe'nin etrafında dönen uyuşturucu ticareti, kadın pazarlığı ve ortalığın pisliği (bildiğin çöp) tahmin bile edemezsiniz. en yakını yıllarca arabistan'da çalışmış birisi olarak yazıyorum bunları. oraya dünyanın en iyi müslümanı gitse ateist döner. uzatmaya gerek yok, at gözlüğü götünüze girmiş çünkü.
ölmüş, yerine geçen kim olursa olsun o paçavra düzelmeyecek.
zulüm 38de sona erdi. alkolik ayyaş öldü gibi vefat eden insanların arkasından hayasızca, şerefsizce atıp tutardı. yaptıkları vukuatları say say bitmez. pedofili manyağı hüseyin üzmezi yandaş eden adamdan nasıl bir ölüm beklenirdi ki? Atatürke hakaret eden akite ülkücüler saldırınca camlarından fütursuzca ateş edenlere ne dememizi bekliyorsunuz?
dünya bir şerefsizden daha kurtuldu. tek duamız tez cehenneme gitmesidir.
lise yıllarından tanıdığım, yazılarını her defasında coşku ile okuduğum, içindeki iman coşkusuyla bazen sertleşebilen, küfür ehline hakettiği dilden konuşan büyük gazeteci.
hasan karakaya gibi milli yerli ve müslüman gazeteciler kolay kolay çıkmıyor. ömrünü islam davasına harcamış mücahit bir kişilikti. fikir dünyamızı şekillendiren çok değerli bir üstaddı.
kelimelerin bazen kıfayetsiz kaldığı zamanlarda bile hasan abimiz her defasında taşı gediğine koymasını bilirdi.