Diyanet işleri eski Başkan Yardımcısı Necmettin Nursaçan Kanal 7'deki bir iftar programında "Haram para ile hacca gidilebilir, bu geçerli olur ama sevabı az olur" demiş.
Kırklareli il Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık'ın yanıtı ise şöyle:
çalışanına, zam yapacak durumum yok, paramız yok deyip, sülalesi ile birlikte umreye giden 30.000 tl ye yakın masraf eden patronun durumununda bu kategoriye girip girmediğini merak ettiğim durumdur.
iddaa haram mıdır sorusunu akıllara getiriyor. sonuçta bir bahis söz konusu. yani emek vs. yok ortada ama kazanç var. hem de yüklü miktarlarda. şimdi insan düşünüyor. harama bu kadar laf eden hükümet neden iddaa denen bahis oyununa izin veriyor? demek ki haram değil diye düşünüyor insanlar ve kazandıkları para ile hacca gidiyor, camiye yardım yapıyor, yoksul doyuruyorlar.
iddaa'dan devlete ne kadar para gidiyor acaba? kesin yüklü miktarda gidiyor ki izin veriyor hala.
konu para olunca haram helal ayrımına hassasiyet göstermeyen toplumlarda caiz sayılması şaşırtıcı değildir.
uzun zaman önce mahallemizde bir müteahhit vardı. o zamanlar müteahhit dediğin bir kagir bina yıkıp, iki yıl uğraşıp, apartman diken insandı. yani şimdiki gibi bin daireye aynı anda girecek babayiğit yoktu. bizim karadenizli müteahhitin işleri de görünüşte aynı minval üzerinde giderdi.
adamın kaç tane eşi olduğu tartışmalıydı. eskisi, yenisi, boşadığı, boşamadığı 11 eşe kadar sayanlar vardı. çocuklarının sayısı belirsizdi. adamın yaptığı işler ortada olduğu için bunca masrafın altından nasıl kalktığı bilinmezdi. sağa sola da çok yardım ederdi. sonra bir gün bulgaristan'da öldürüldüğü haberi geldi. meğerse müteahhitlik paravanmış asıl uyuşturucu işi yapıyormuş!
cenazesini bir görmeliydiniz! binlerce kişi toplandı! uyuşturucuyu filan takan kimse yoktu!...
insanların çoğu "hortumlamak" kelimesinin nereden çıktığını bilmezler. zamanında kemal horzum vardı. hayali ihracatçının kralıydı. yaptıkları ortaya çıkınca soyadından hareketle "hortumlamak" deyimi icat edildi. sonunda hapse düştü ama kısa sürede çıktı. memleketinde kendisini davul ve zurnalarla büyük bir kalabalık karşıladı. "türkiye seninle gurur duyuyor" sloganını da ilk o gün duydum!...