hapşurma hissi burnunuzun ucuna kadar gelir ama hapşuramazsınız. açık havada ise kişi, mutlaka güneşe bakmak ister ki, güneş ışığı hapşuruğu tetiklesin ve kişi rahatlasın.
kapalı alanda iseniz, sabırdan başka çare yoktur. burun kaşıntınızı gidermek için uğraşabilirsiniz sadece.
Grip olmuş birinin beynin sıkıntıdan kurtarabilmesi için hapşurmalıdır, ancak o hapşuruk öyle sinsidir ki ona ihtiyaç duymadığınız an yanınızda bitiverir, öyle olmadık yerlerde gelir dayanır ki kapıya teyzelerin 'hapşurugunu tutarsan beyin felci geçirirsin bak, tutma sakın hapşuruğu' gibi kehanetlerine rağmen tutar insanevladı çünkü o ortamda hapşuran dışlanır. Bir de hapşuruga ihtiyacımız oldugu vakitler olur, (bkz: grip) o vakitlerde kapıdan çevirdiğimiz, gururlu hapşuruk bizimle dalga geçer, burnumuzun ucuna kadar gelip geri gider gün içerisinde böyle yaparak hastalıklı kişinin ilave olarak, sinir buhranı geçirmesinin sebebi olur. Hangimiz hapşuruğa küfür etmedik efenim, dimi ama...
hapşurmanın getireceği rahatlığın içerde patlamasıdır, ışığa doğru bakılmalı ve derin nefes alınmalıdır. aksi taktirde gün boyu aksıra tıksıra gezersiniz.