travis'in insanı hüzünden hüzüne koşturan şarkısıdır. platonik bünyelere uygundur.
aşık bünyenin gözleri dolu dolu olur, midesindeki at yarışı hızlanır,her atın saniyede 10 kere birbirine depar atmasını sağlayandır.
harika bir şarkı. bu kadar hüzün verip aynı zamanda bu kadar neşeli olabilen bi şarkı var mıdır acaba başka?
"i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around" bölümüyle öldürür, süründürür.
kesinlikle dinlenmeli...
vakti zamanında çok sevileni hatırlattığından olsa gerek uzun süre winamp'a alınmayan, en zayıf anımda yakalarda eski sayfaları karıştırırım diyerek köşe bucak kaçılan, görmezden gelinen şarkı. ta ki yarım saat öncesine kadar. yanılmamışım. tekrar içimi sızlattı. ilk dinleyişimde meltem gibi esti, tekrar ettikçe fırtınaya çevirdi, fırtına onu hatırlattı. bu sesi kapatmaya da gücüm yetmedi. artık gerçeğe dönme vakti çoktan geldi.
saklanacak yer aramak için kör ebenin arkasını seçmek gibi bi şey bu parça ama gerçekten parça parça ...
ayrıca burdan müstakbeliyeden mütevellit müstahakını bulmuş bir kişiye ufak bir notum var ;
happy to hang around
happy to hang around
insanı düşüncelere salıp, yavaş ama derinden etkileyen şarkı. ayrıca biricik dostumun tavsiye edip bana göndermesiyle dinlediğim ve esiri olduğum süper ötesi şarkı. and i'll never get into your heart
beni takip ediyorlar
herkesi takip ediyorlar
benle ilgili görüşleri var
güneşe doğru mu yürüyorlar elleri havada
şimdi insanlar yaralı
şimdi insanlar üzgün
sen bana bunu yaptığında
ben zaten yerdeydim
ve hiçbir zaman kalbine giremeyeceğim
zaten hiç başlamak istemedim
hiçbir zaman kalbine giremeyeceğim
sadece etrafta takılmaktan mutluyum
mutluyum takılmaktan
mutluyum takılmaktan
bir resmimi çek
ve herkese göster
ve senin hiç fotoğrafın yok
aşk yok
güneşi ayarlamak yok (gibi bir şey)
şimdi insanlar üzgün şimdi insanlar yaralı
ve sen bana bunu yaptığında
ben zaten pislikteydim
ve hiçbir zaman kalbine giremeyeceğim
zaten başlamak istemedim
sadece takılmaktan mutluyum
takılmaktan mutluyum
takılmaktan mutluyum..