evet ben de elisha cuthbert için diziye başlayanlardanım. ilk sezon fena değildi fakat ikini sezon bildiğin yardırıyorlar. diyaloglar, espriler birbirini takip ediyor. 20 dakikalık dizi ama bizim 90 dakikalık dizilerden daha fazla olay olmaktadır.
böyle bir dizinin farkına varılmamış olması da ayrı bir konudur. türkiye'de ki birkaç dizi dışında hepsine basar ki güzel hatun kontenjanında elisha cuthbert var.
alex rolüyle elisha cuthbert biraz saf bir arkadaşı oynuyor ama onu öyle de seviyoruz. dave, penny, jane, brad ve max hepsi birbirinden şahane karakterler. jane ve brad ikilisi ibret alınacak evli çift. jane ara sıra abartsa da sorun yok. max evimizin gay arkadaşı. dave her ne kadar grubun havalı elemanı olmaya çalışsa da pek beceremiyor sanki. penny ise erkeklerden yana mı şanssız yoksa başka bir olay mı var bilmiyorum her bölüm yeni bir eleman takıyor yanına. aman diyeyim adı motora çıkmasın sonra. *
herkes gibi ben de elisha cuthbert için izlemeye başladım fakat diğer oyuncuların performanslarından etkilenip diziye bağlandım.
özellikle 2. sezonda olması muhtemel bir limuzinli sahnede friends göndermesi çok başarılıydı.
az kişi tarafından bilinen harika bir dizi. karakterlerin içi çok dolu ve oyunculuklar da bir o kadar iyi. karakterleri tanımaya başladıkça daha çok sevmeye ve gülmeye başlıyorsunuz. kesinlikle şans verilmesi gereken bir dizi.
dizin ana konusuna gelince dane düğün günü alex taradından terkedilir, alex bir hafta sonra geri gelir dane'den özür diler ve herşeye rağmen arkadaş kalmaya karar verirler.
