mümkün değildir. yani insan için deneyler yapacaksan aynı genlere sahip değiliz. başka canlılar için deneyler yapılacaksa olabilir. ancak insan için uymaz. eline silah alıp masum insanlara tuzak kurarak onları katledenlerden insan olmaz. sadece pkk değil terör amaçlı örgüt kuran sağcısı solcusu dincisi dinsizi her kim olursa olsun insan sıfatı veya insan genleri taşıyor olamaz.
Mantıklı bir eylemdir. En azından bilime katkısı olur bu zagros öşeklerinin. Boşuna fare falan kullanmasınlar, bunları kullansınlar. Bu p*çlerin ve ailelerinin bizim paramızla rahat yaşamasına katlanamıyorum aq.
mübarek pazar günü hayırdır...
ülkeyi auschwitz mi sandınız?
neyse, "tamam, hapisteki pkk militanlarını tıbbi deneylerde kullanalım" diyelim.
ama yapamayız, neden mi?
hatırlayın, talidomid (the thalidomide catastrophe) denilen eczacılık tarihinde kara leke olan melek yüzlü katil olarak anılan ilaç.
uzun uzun yazmaya gerek yok, bu ilaç yüzünden tüm dünya'da eli ayağı olmayan veya tam oluşmamış çocuk doğumları (anomaliler-fokomeliler) yaşandı.
bu vakaların olmadığı tek ülke türkiye olmuştu.
peki bu doğumda çocukların eli ayağı olmadan ve organları tam oluşmadan (fokomeli vakası) neden türkiye'de yaşanmadı?
prof. dr. şükrü kaymakçalan sayesinde. bu bilim insanı gerekli araştırmalar yapılmadığı için ilacın ithalatına ve kullanımına izin vermeyeceğini açıklamış, Ülkemizde eczacılık mevzuatı gereği bir ilaç türkiye’de üretilsin ya da yurtdışından getirilsin Refik Saydam Enstitüsü’nde denetimden geçirilir ve izin alamayan hiçbir ilaç piyasaya sürülmezdi.
zaten bu ilaç dünyada iki ülkede satış ve kullanım izini alamadı.
türkiye ve amerika.
türkiye'de ruhsat almamış ilaçların tanıtım numuneleri bile ülkeye girişi yasaktı. türkiye numune ilaçları bile almamış, kullandırmamıştı.
amerika'da ise bu mevzuatın olmaması sonucu klinik çalışma adı altında yaklaşık 2000 tablet ilaç tanıtım numunesi olarak ülkede kullanılmış ve 17 fokomeli vakası görülmüştür.
uzatmayalım...
biz kalkıp corona virüse karşı aşı ve ilaç çalışması yapsak, pkk militanlarını kobay olarak kullansak bu deneyleri çalışmayı yapacak devletin bir kuruluşu kurumu yok.
türkiye'nin ilk ve tek halk sağlığı laboratuvarı olan Dr. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü kurumunun aşı bölümünü bakanlar kuru kararıyla 2004 yılında kapattık.
Dr. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü kurumunun tamamını da 2011 yılında bomonti ilaç fabrikasıyla birlikte kapattık.
unutmadan; yerli ilaç şirketlerinin de yabancılara satılmasına göz yumduk.
halk sağlığı için resmi bir araştırma geliştirme inceleme yapacak bilimsel bir kurumu olmayan dünya'da tek ülkeyiz.
sen pkk'lı teröristleri kobay olarak nasıl kullanacaksın süper zekalı çakma mengele?
unutmadan: serum üretimini artırmak geliştirmek için yapılan harcamaları "bu kadar masrafa ne gerek var? dışarıdan daha ucuza alırız" diyen akıllılar, hıfzıssıhha kurumu başkanı prof dr ismail hakkı gökhun'a "kamu kaynaklarını kötü kullanıyorsun" diye dava açmıştı.
böyle bir ülkede yaşıyoruz...
