filmler kisa metrajlidir ve ne kadar uğraşsalarda derinliği yakalayamazlar. O ambiansı, karakterlerin durumlarını sürekli iyi yada kötü şeklinde ama oluşumunu görmeden izleriz. Daha uzun soluklu olan diziler daha açıklayıcı ve doyurucu olabilir. Prison Break konusu itibariyle kesinlikle soluksuz bıraksada hapishane dizilerinin tartışmasız tek lideri.
(bkz: oz)
klişelerle dolu filmlerdir. izlemesi keyiflidir. aklıma gelen klişeleri hemen aktarayım;
- başgardiyan orospu çocuğudur.
- başgardiyan ve saz arkadaşları hapishanenin en taşşaklı adamından feci tırsarlar.
- bütün filmlerde olmasa da isim verilmiş bir bölgede üzerine bahislerin oynandığı kavgalar olur.
- yeni gelen mahkum tayfasına abazan mahkumlar elleri skinde olmak suretiyle karşılama töreni düzenlerler.
- yeni gelen sütlerden biri bir grup tarafından devamlı düzülür.
- hapishane müdürü de orospu çocuğudur.
- filmin başrol oyuncusu içeri ilk girdiği zamanlarda malın tekiyken film ilerledikçe kendini her yönüyle geliştirir.
- kaçmaya çalışan salağın teki sniper ile avlanır.
- hapishaneye dışardan her türlü malzemeyi sokan başçavuşun eşeği mevcuttur.
- hapishanede para kullanılmaz. bir iş halledilmek isteniyorsa ödeme sigara paketleriyle yapılır.
- şiş.
- hapishanede herkes masumdur.
- hücreye kapatılmış mahkum gelen yemeği yemez. o yemek farenin rızkıdır.
- hapishanenin eskileri yenilere kaçışın imkansız olduğunu söylerler.
***
aklıma gelenler şimdilik bu kadar. hay aklımı sikiym.
